Enerji Kullanmayi Ögrenin

Bu konu Hun tarafından 10 sene önce açıldı, 987 kere okundu ve 10 Cevap verildi.
Hun
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 1116
Yanıt Sayısı: 5482
10 sene önce

Beyin öyle bir güçtür ki..

Kafadan geçen her düşüncenin Allah katında bir talep olduğuna inanıyorum iyi şey ister güzel şeyler düşünürseniz cevabı aynen öyle gelir ama hep korku ve Kuşkuyla yaşarsanız aynen bunları da çağırırsınız.


Trafik kazasından korkan insanlar hep kazaya uğrarlar. Eğer siz korkuyla yola çıkar ve hep bunu beyninizde kurgulayıp etrafa negatif enerji yayarsanız mutlaka şoföre kaza yaptırırsınız ama arabayı siz kullanıyorsanız ve böyle korkularınız varsa eğer sakın araba kullanmayın… Çocuğuna aşırı korumalı ana ve babalarının çocuklarına hep bir şeyler olur yani biri bir taş atsa bile gelir sizin çocuğunuzun kafasını bulur o zaman siz şunu düşünürsünüz –onu kollayıp korumasam hep başına olumsuz şeyler geliyor – Neden acaba ? Bu tıpkı yumurtamı tavuktan çıkar yoksa tavuk mu’yu andırmıyor mu?
Öyle mutsuz bir toplum olduk ki birbirimize günaydın diyemiyoruz, bir araya geldiğimizde hep olumsuz olaylar konuşuyoruz, biri bize nasılsın dese iyiyim demeye korkar olduk, işler nasıl deseler, derhal şikayet etmeye ve her şeyin kötü ve daha da kötüye gittiğini söylüyoruz, hastalıklarımızdan ve ölümlerden bahsediyoruz yani dostlarla da sohbetin güzelliği , keyfi kalmadı.Hep para olmadığından yakınıyoruz sanki bunu soran bizden para isteyecekmiş gibi.Aynen devam edin, neyi YOK diyorsanız, onu YOK etmeye devam edin, sürekli şikayet edip etrafa olumsuz ve zavallı görünerek her şeyin bereketini kaçırın, ayrıcada bu kadar mızırdanma sonunda dostlarınızı da kaçırdığınızı fark edeceksiniz. Hep hastayım diyen insanlar mutlaka hasta olurlar beyin şartlanmaya görsün hangi hastalıktan korkup ,çağırıyorsanız size onu getirir.
Sürekli param yok deyen insanlar paralarının bereketini öyle kaçırırlar ki bir gün gelir birde bakarlar gerçekten paraları bitmiş ama bu bitiş ani çıkan hesapta olmayan mecburi harcamalarda olabilir, sağlığa harcanması gereken miktarlar da olabilir.Allah zaten verilen nimetlere şükretmesini bilmeyen kullarından bu nimetleri bir müddet sonra almaya başlar.Çevrenize bakın örneklerini çok göreceksiniz.Gelin bundan sonra Nasılsın diyenlere ÇOK İYİYİM ÇOK ŞÜKÜR demekle işe başlayın…….

Öyle bir toplum olduk ki karşımızdakini yargılamaktan sevmeye zaman bulamıyoruz. Oysa her yaşta sevgiye ihtiyacımız var. Sevgi sunulmazsa sevgi değildir. Neyi severseniz sevin ama içinizde yoğun sevgi duyguları olsun. Birisine sevginizi söylediğinizde hareketlerle bunu pekiştirdiğinizde ona öyle güzel bir enerji yollarsınız ki, onun mutluluğunun enerji şeklinde size geri dönüşünden aldığınız pozitifi başka hiçbir şeyde bulamazsınız. Yeni bebeği olmuş bir anne eğer sıkıntıları varsa veya olumsuz bir kişiliğe sahipse lütfen en olumlu olduğunda bebeğini kucağına alıp onu çıplak tenine deydirsin. Eğer bebeklerinizin huzurlu ve sağlıklı bir bebek olmasını istiyorsanız onu sakin kavgasız gürültüsüz ve pozitif bir ortamda büyütmeye çalışın, Kızgınken, sinirliyken kucağınıza almamaya çalışın ve ona sınırsız sevginizi gösterin.
Öpün koklayın ve bilin ki bu günler çok çabuk geçecek ve bilinki çok çabuk büyüyorlar. Bazı anne ve babalar çocuklarını çok sevdikleri halde bunu ifade edemez ve gösteremezler. Neden ? Ne zaman göstereceksiniz? Tanrı’nın verdiği bu armağana sevgiyi en güzel şekilde göstermemiz bir şükür ve teşekkür değil mi ?

Beyin öyle bir güçtür ki , insan beyin gücünü kullanarak isterse kendini felç de edebilir, öldürebilir de, kanserini de yenebilir. Yeter ki beynini şartlandırabilsin. Beynimizde yaklaşık 13 milyar civarında sinir hücresi vardır. Her bir hücre yaklaşık 7.3 kilo voltluk enerji açığa çıkarır. Pratikte mümkün değil ama teorikte beyindeki tüm sinir hücrelerinin aynı anda enerjilerini saldığını varsayalım, yaklaşık 350 milyon kilo voltluk bir enerji açığa çıkar ki bu da büyük bir metropolün tüm elektrik ihtiyacını karşılayacak güce sahiptir. Size tıp kitaplarına girmiş bir olayı anlatmak istiyorum, et taşımaya yarayan soğutuculu bir tren, temizlenmek için bir istasyonda duruyor. İşçiler vagonları temizlemeye başlıyorlar, işçinin biri bir vagonu temizlerken diğer işçi o vagonu boş sanıp kapısını dışardan kilitliyor. Biraz sonra tren hareket ediyor, ve bir durak sonra et almak üzere bir istasyonda duruyor. Kapalı kalan işçinin vagon kapısı açıldığında işçinin donarak öldüğü görülüyor. Fakat bir bakıyorlar ki, vagonun ısısı normal ısıda yani dondurucuya geçirilmemiş. Ama kapalı kalan işçi bunu bilmediği, donarak öleceğini sandığı için beyin aynen donmanın şartlarını hazırlayarak, donmanın tüm belirtilerek göstererek vücudunu buna uyduruyor. Yani beyninizi olumlu şeylere kanalize edin .Bazı insanlar vardır, hep konuşurken daha yaşasam 1-2 sene daha yaşarım diye konuşup sık sık bunu tekrar ederler ve kendilerine adeta bir ölüm zamanı belirlerler. Ben bu laftan çok korkarım ,eğer bunu inanarak söylerlerse beyinlerini öyle bir şartlarlar ki , öyle bir kurgularlar ki gerçekten dedikleri zamanda ölürler. Bu yüzden kaç yaşında olursanız olun hep bir hedefiniz ve hayalleriniz olsun ki uzun yaşayabilesiniz. İnsan hayal ettiği müddetçe yaşarmış. Ne doğru bir laf değil mi?

Dün bitti. Dünün tekrarı yok aynı rüyalar gibi.Yarın, hiç bilmiyoruz, iyi şeylerde olabilir kötü de .Ama şu anımı biliyorum,ayağım kırık bu yazıyı yazıyorum ama eşim yanımda çocuklarım sağ ve ben bu yüzden dünyanın en mutlu kadınıyım ve yarınımı da bilmediğim için bu anımı en iyi, en keyifli ve en pozitif şekilde değerlendiririm. Bilmediğim bir geleceği düşünerek de bu anımı zehir edemem. Siz de böyle yapın ve hayatınızı birbirine karıştırmamak kaydıyla 3’e bölün. Dün, bugün,yarın diye…


Biz ani stresleri çok severiz. Çünki ani streste vücutta Adrenokortikotrop hormon (ACTH) artar ve hafıza, algılama, enerji olur. Yani bu hormon strese karşı vücudun bir sigortasıdır. Ama siz bu stresi kısır döngüye çevirirseniz yani sürekli beyninizde kurarsanız, hep bunu düşünürseniz, gelen olumlu şeylerin hepsi geri gider. Yani unutkanlıklar, enerji kayıpları, isteksizlikler, migren, mide-bağırsak şikayetleri, uykusuzluklar, beyin tümörler, tansiyon iniş-çıkışları, vücudun muhtelif yerlerinde uyuşmalar, mutsuzluk, hatta depresyon ,kalple ilgili şikayetler ve kansere zemin hazırlamış olursunuz.

Bunları kendinize niye reva göreceksiniz ki ?
Akıllı, kontrollü ve olumlu olmak yeterli. Eğer büyük bir strese girdiyseniz kendinize hobiler bulun, yani kafanızı dağıtın başka işlere kanalize olun ki stres yaratan faktörün etkisi azalsın veya sevdiğiniz, sizi mutlu eden şeylerle uğraşın. Bunları da yapamıyorsanız dua edin, duaların insanlarda yarattıkları mistik etki onların pozitiflenmesini sağlar.

ALINTIDIR

tutrakan
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 148
Yanıt Sayısı: 589
10 sene önce
Çok doğru.Bu güzel bilgi için teşekkürler.Gerçekten beyin büyük faktör,mıknatıs gibidir,iyi de kötüyü de çeker ve geri iade eder.Sadece şuna değinmek isterim-beynimizi bir olayın üzerine yoğunlaştırırken,illa ki düşündüğümüz gibi olacakmış die kendimizi aşırı derecede inandırmıyalım.En son kaybettiğim kişi babamdı,trafik kazası sonucu yatalak olmuş,yatak yarasından sırtı oyulmuş,öyle ki sırt omirliği görünüyordu ve yoğun bakım ünitesinin doktorları ümitsiz sözlerine karşın iyileşiceğine dair o kadar beynimi inandırmıştım ki,vefaatın ardından ölmüş olduğunu kabul etmem yıllarımı aldı,gözlerimle öldüğüne tanık olsam da,beynim red ediyordu.Yani,bir şeye beynimizi inandırıyorken,ister olumlu yönde,ister olumsuz..mantıklı sınırlama getirerek olmalı,beyni tek yönde,tek açıdan şartlandırmamalı.Yaşadıklarımdan bu kanata vardım.Saygılarımla
molla
Üyelik Zamanı: 10 sene önce
Konu Sayısı: 8
Yanıt Sayısı: 352
10 sene önce
çok doğru..birde sanırım çekim yasasıyla alakalı değil mi? ya da yanılıyor olabilirim
CaZGiR
Üyelik Zamanı: 10 sene önce
Konu Sayısı: 4
Yanıt Sayısı: 498
10 sene önce
Gercekten cok dogru anlatilmis. Zaten bir lafda var ya dusundugum basima geldi diye..
CiciPeri
SÜPER MODERATÖR
Üyelik Zamanı: 10 sene önce
Konu Sayısı: 30
Yanıt Sayısı: 4019
9 sene önce
ellerinize saglik zevkle okudum
Gaflet
Üyelik Zamanı: 8 sene önce
Konu Sayısı: 3
Yanıt Sayısı: 43
8 sene önce
Güzel bir yazı çok sağol ama ben ölüm kısmına pek katılmıyorum :)) yani bana göre insan her an ölüceğini düşünerek yaşamalı insan bu düşünceye konsantre olursa yanlış şeyler yapmaktan kaçınır ve daha güzel şeyler yapmaya çalışır sonuçta ve uzun süredir böyle düşünüyorum ve ölümümün çok yakın olduğunu hissediyorum sanki ve ölmeden önce Allah için bir şeyler daha yapmaya çalışıyorum bence çok ama çok güzel bişey
ezgilim
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 85
Yanıt Sayısı: 2206
8 sene önce
aklımızdan ve kalbimizden geçen düşünceler bir şekilde niyettir, duadır, içten yalvarıştır Allah'a..bu yüzden içimizdeki aklımızdaki düşüncelere dikkat edelim, olumlu yönde olmasını sağlayalım..!
Sirin29
Üyelik Zamanı: 7 sene önce
Konu Sayısı: 1
Yanıt Sayısı: 9
7 sene önce
Bir soz vardi tam bilemiyorum . Hic olmeyecekmis gibi calis yarin olecekmis gibi ibadet et gibi birseydi galiba tam hatirlayamadim. Biz yine hep olumlu düşünelim ama ölümün varlığını görmezden gelmeden düşünelim bence. Aslinda benimde kafam karisik😊😊
Lietli
Üyelik Zamanı: 7 sene önce
Konu Sayısı: 0
Yanıt Sayısı: 33
7 sene önce
Enerji evrendeki herşeydir. Saf enerji ise biz insanoğluna biçilmiş bir kuvvettir. Önce beyinde sonra avuç içinde enerjinin gücünü hissetmeli insanoğlu o zaman hükmedemeyeceği hiç birşey yoktur.
rebaka
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 14
Yanıt Sayısı: 235
6 sene önce
Ben bunları anlamaya başladım anladıkçada inanmaya ama birisine anlatmaya çalışıyorum inanmıyot aksine bana kızıyor.
Lovewitch66
Üyelik Zamanı: 4 sene önce
Konu Sayısı: 2
Yanıt Sayısı: 8
4 sene önce
[QUOTE=Hun;99636]Beyin öyle bir güçtür ki.. Kafadan geçen her düşüncenin Allah katında bir talep olduğuna inanıyorum iyi şey ister güzel şeyler düşünürseniz cevabı aynen öyle gelir ama hep korku ve Kuşkuyla yaşarsanız aynen bunları da çağırırsınız. Trafik kazasından korkan insanlar hep kazaya uğrarlar. Eğer siz korkuyla yola çıkar ve hep bunu beyninizde kurgulayıp etrafa negatif enerji yayarsanız mutlaka şoföre kaza yaptırırsınız ama arabayı siz kullanıyorsanız ve böyle korkularınız varsa eğer sakın araba kullanmayın… Çocuğuna aşırı korumalı ana ve babalarının çocuklarına hep bir şeyler olur yani biri bir taş atsa bile gelir sizin çocuğunuzun kafasını bulur o zaman siz şunu düşünürsünüz –onu kollayıp korumasam hep başına olumsuz şeyler geliyor – Neden acaba ? Bu tıpkı yumurtamı tavuktan çıkar yoksa tavuk mu’yu andırmıyor mu? Öyle mutsuz bir toplum olduk ki birbirimize günaydın diyemiyoruz, bir araya geldiğimizde hep olumsuz olaylar konuşuyoruz, biri bize nasılsın dese iyiyim demeye korkar olduk, işler nasıl deseler, derhal şikayet etmeye ve her şeyin kötü ve daha da kötüye gittiğini söylüyoruz, hastalıklarımızdan ve ölümlerden bahsediyoruz yani dostlarla da sohbetin güzelliği , keyfi kalmadı.Hep para olmadığından yakınıyoruz sanki bunu soran bizden para isteyecekmiş gibi.Aynen devam edin, neyi YOK diyorsanız, onu YOK etmeye devam edin, sürekli şikayet edip etrafa olumsuz ve zavallı görünerek her şeyin bereketini kaçırın, ayrıcada bu kadar mızırdanma sonunda dostlarınızı da kaçırdığınızı fark edeceksiniz. Hep hastayım diyen insanlar mutlaka hasta olurlar beyin şartlanmaya görsün hangi hastalıktan korkup ,çağırıyorsanız size onu getirir. Sürekli param yok deyen insanlar paralarının bereketini öyle kaçırırlar ki bir gün gelir birde bakarlar gerçekten paraları bitmiş ama bu bitiş ani çıkan hesapta olmayan mecburi harcamalarda olabilir, sağlığa harcanması gereken miktarlar da olabilir.Allah zaten verilen nimetlere şükretmesini bilmeyen kullarından bu nimetleri bir müddet sonra almaya başlar.Çevrenize bakın örneklerini çok göreceksiniz.Gelin bundan sonra Nasılsın diyenlere ÇOK İYİYİM ÇOK ŞÜKÜR demekle işe başlayın……. Öyle bir toplum olduk ki karşımızdakini yargılamaktan sevmeye zaman bulamıyoruz. Oysa her yaşta sevgiye ihtiyacımız var. Sevgi sunulmazsa sevgi değildir. Neyi severseniz sevin ama içinizde yoğun sevgi duyguları olsun. Birisine sevginizi söylediğinizde hareketlerle bunu pekiştirdiğinizde ona öyle güzel bir enerji yollarsınız ki, onun mutluluğunun enerji şeklinde size geri dönüşünden aldığınız pozitifi başka hiçbir şeyde bulamazsınız. Yeni bebeği olmuş bir anne eğer sıkıntıları varsa veya olumsuz bir kişiliğe sahipse lütfen en olumlu olduğunda bebeğini kucağına alıp onu çıplak tenine deydirsin. Eğer bebeklerinizin huzurlu ve sağlıklı bir bebek olmasını istiyorsanız onu sakin kavgasız gürültüsüz ve pozitif bir ortamda büyütmeye çalışın, Kızgınken, sinirliyken kucağınıza almamaya çalışın ve ona sınırsız sevginizi gösterin. Öpün koklayın ve bilin ki bu günler çok çabuk geçecek ve bilinki çok çabuk büyüyorlar. Bazı anne ve babalar çocuklarını çok sevdikleri halde bunu ifade edemez ve gösteremezler. Neden ? Ne zaman göstereceksiniz? Tanrı’nın verdiği bu armağana sevgiyi en güzel şekilde göstermemiz bir şükür ve teşekkür değil mi ? Beyin öyle bir güçtür ki , insan beyin gücünü kullanarak isterse kendini felç de edebilir, öldürebilir de, kanserini de yenebilir. Yeter ki beynini şartlandırabilsin. Beynimizde yaklaşık 13 milyar civarında sinir hücresi vardır. Her bir hücre yaklaşık 7.3 kilo voltluk enerji açığa çıkarır. Pratikte mümkün değil ama teorikte beyindeki tüm sinir hücrelerinin aynı anda enerjilerini saldığını varsayalım, yaklaşık 350 milyon kilo voltluk bir enerji açığa çıkar ki bu da büyük bir metropolün tüm elektrik ihtiyacını karşılayacak güce sahiptir. Size tıp kitaplarına girmiş bir olayı anlatmak istiyorum, et taşımaya yarayan soğutuculu bir tren, temizlenmek için bir istasyonda duruyor. İşçiler vagonları temizlemeye başlıyorlar, işçinin biri bir vagonu temizlerken diğer işçi o vagonu boş sanıp kapısını dışardan kilitliyor. Biraz sonra tren hareket ediyor, ve bir durak sonra et almak üzere bir istasyonda duruyor. Kapalı kalan işçinin vagon kapısı açıldığında işçinin donarak öldüğü görülüyor. Fakat bir bakıyorlar ki, vagonun ısısı normal ısıda yani dondurucuya geçirilmemiş. Ama kapalı kalan işçi bunu bilmediği, donarak öleceğini sandığı için beyin aynen donmanın şartlarını hazırlayarak, donmanın tüm belirtilerek göstererek vücudunu buna uyduruyor. Yani beyninizi olumlu şeylere kanalize edin .Bazı insanlar vardır, hep konuşurken daha yaşasam 1-2 sene daha yaşarım diye konuşup sık sık bunu tekrar ederler ve kendilerine adeta bir ölüm zamanı belirlerler. Ben bu laftan çok korkarım ,eğer bunu inanarak söylerlerse beyinlerini öyle bir şartlarlar ki , öyle bir kurgularlar ki gerçekten dedikleri zamanda ölürler. Bu yüzden kaç yaşında olursanız olun hep bir hedefiniz ve hayalleriniz olsun ki uzun yaşayabilesiniz. İnsan hayal ettiği müddetçe yaşarmış. Ne doğru bir laf değil mi? Dün bitti. Dünün tekrarı yok aynı rüyalar gibi.Yarın, hiç bilmiyoruz, iyi şeylerde olabilir kötü de .Ama şu anımı biliyorum,ayağım kırık bu yazıyı yazıyorum ama eşim yanımda çocuklarım sağ ve ben bu yüzden dünyanın en mutlu kadınıyım ve yarınımı da bilmediğim için bu anımı en iyi, en keyifli ve en pozitif şekilde değerlendiririm. Bilmediğim bir geleceği düşünerek de bu anımı zehir edemem. Siz de böyle yapın ve hayatınızı birbirine karıştırmamak kaydıyla 3’e bölün. Dün, bugün,yarın diye… Biz ani stresleri çok severiz. Çünki ani streste vücutta Adrenokortikotrop hormon (ACTH) artar ve hafıza, algılama, enerji olur. Yani bu hormon strese karşı vücudun bir sigortasıdır. Ama siz bu stresi kısır döngüye çevirirseniz yani sürekli beyninizde kurarsanız, hep bunu düşünürseniz, gelen olumlu şeylerin hepsi geri gider. Yani unutkanlıklar, enerji kayıpları, isteksizlikler, migren, mide-bağırsak şikayetleri, uykusuzluklar, beyin tümörler, tansiyon iniş-çıkışları, vücudun muhtelif yerlerinde uyuşmalar, mutsuzluk, hatta depresyon ,kalple ilgili şikayetler ve kansere zemin hazırlamış olursunuz. Bunları kendinize niye reva göreceksiniz ki ? Akıllı, kontrollü ve olumlu olmak yeterli. Eğer büyük bir strese girdiyseniz kendinize hobiler bulun, yani kafanızı dağıtın başka işlere kanalize olun ki stres yaratan faktörün etkisi azalsın veya sevdiğiniz, sizi mutlu eden şeylerle uğraşın. Bunları da yapamıyorsanız dua edin, duaların insanlarda yarattıkları mistik etki onların pozitiflenmesini sağlar. ALINTIDIR[/QUOTE] Katılıyorum ayni dusuncelerde insanlarla karsilasmak mutlu ediyor cok guzel anlatmissin Simdilerde bu dusunceleri savunarak insanlara yaymak ve fayda olmasi gerekiyor farkindaliklari olmasi gerekiyor keske herkes bu sekilde dusunebilseler.. Beynimizin gercekten neler yapabileceginin farkinda olmadan yasayan bir cogunluluk var Basimiza kotu birsey geldiginde ya da gelecegini dusunuyorsak sizlanmak yerine 'iyi dusunelim iyi olsun' demek gerekiyor.. Boyle guzel dusunceleri gorunce insan mutlu oluyor emegine saglik :)
Cevap Eklemek için Giriş Yapmalısınız.
  • 23560 Kayıtlı Üye
  • 16565 Konu
  • 143812 Cevap
  • Son Üye karim55246
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)