Ruh – Öz ve bedenin Sırları-2 (Var’lık Hali ve İlah-i Boyutları)

Bu konu R'ma-at tarafından 9 sene önce açıldı, 747 kere okundu ve 5 Cevap verildi.
R'ma-at
Üyelik Zamanı: 9 sene önce
Konu Sayısı: 11
Yanıt Sayısı: 15
9 sene önce

İnsan fiziki yapısının hallerini kısaca izah ettiğimiz ve bir takım bilgileri de sizlerle paylaştığımız önce ki Anlatımımızın devamı olan bu yazımızda ise, Üst Ruh (Üst benlik) – Fiziki Ruh (Şuur) ve bunun İnsan yaşamı ve halleri ile ilişkisi konularına dair, bir yolculuğa çıkacağız.. Siz Kardeşlerimize bu bölümde de, açıklayıcı ve anlaşılır şekilde bazı bilgileri vereceğiz..

ÜST RUH NEDİR

Bir önce ki anlatımımızda, Var’lık kavramının var olan her şeyi kapsadığını ve VAR olan her şeyde bir özün bulunduğunu dolayısı ile, İnsan denen bizlerin fiziki yapısının bir Can’lı olarak VAR olabilmesi içinde, kendi bedenin de Kalp dediğiniz yerde bu Özün ( Yaşam enerjisinin ) bulunduğunu, teknik bilgileri ve halleri ile açıklamıştık..
Peki, Ruh nedir? Öz eğer fiziki bedene ait bir enerji ve enerjinin insan için ilk hali, yaşamı destekleyen bir nura sahipse, Ruh dediğimiz yapı nasıl bir ihtiva içerir.. Lütfen bundan sonrasını kendinizle ve hallerinizle kıyaslayarak anlamlandırın.. Çok şeyin aslında ne olduğunu görecek ve bir çok halin sebeplerini ve çözümlerini bulacaksınız..!!

Öncede belirttiğimiz gibi, Tüm Âlemler bir Enerjinin farklı halinden meydana gelmiştir. Dünya küresinin bulunduğu bu Alem ise, bizlerin Kainat dediğimiz enerjinin en katı ve yoğun hallerinin tezahüründen başka bir şey değildir.. Gördüğünüz veya gördüğünüzü düşündüğünüz her Madde, bu maddelerin bütününden oluşmuş Mekanlar aslında enerjinin yoğunlaşmış halinden oluşmuş, Bir enerji deryasının halinden ibarettir.. Gördüğünüz kadar, Görmediğiniz bir çok enerji yapıları da bu Alemde VAR edilmiştir.. Bunların bir kısmı, Fiziki dengeler açısından enerji dediğimiz formlar olduğu gibi, bir fiziki enerji formundan müteşekkil olup da, kendi yapısı gereği fiziki veya fiziksiz Var’lıklardan da oluşmaktadır..!!
Üst Ruh diyebileceğimiz kavram, Dünya Üzerinde hiçbir anlatım izahata sığmayan bir halin tezahürüdür.. Bizler bunu anlaşılabilecek şekilde ve kavramlarla izahata çalışacağız..

Âlemlerin Ortak bir Enerjiden-Nur’dan-Öz’den (adına ne dersek diyelim) yaratıldığını belirtmiştik. Her Alem kendinde ki , yine kendi yasalarınca belirlenmiş olan yasalar içersinde bir enerjiye sahiptir.. Bu Ortak Enerji ( Öz, Nur ), Tüm alemleri kapsamakta olup, Yine O Aleme özgü bir bütünlük taşır..! Her Alemin Üst-Ortak dediğimiz bu enerjisi ( Öz-Nur) Aslında Yaratan’ının İstek ve İR’ADE-sinden meydana gelmiş Bütün olan ÜST RUH’dan başka bir şey değildir.. Sizler yani bizler ve Kainattaki, kendi Alemin Üst Ruhundan zuhur ettirilmiş Fiziki ruhlar, Yine O Alemin yasaları gereği tekrar O Üst Nur’a, Ruh’a Dönderilirler..

İşte Her Alemin kendi yasalarından müteşekkil edilmiş bu ÜST RUH (ÖZ-NUR), yine O Alemin farklı boyutlarında VAR edilmiş olan kainata doğanda bir parça taşır… Bu Bütünün parçası, Ademoğlunda doğduğu andan itibaren Milyar/1 dir..

Yaratan’dan zuhur ettirilmiş, O Alemin boyutunda ki Üst Ruh’lardan zuhur ettirilmiş parçalarının biri diğerine benzemez..! Enerjinin katı hallerinden oluşmuş Deryalardan başka bir şey olmayan bu katı haldeki kainatlara ve onların her farklı boyutuna doğan İnsan-i veya İnsan-i olmayan VAR lıklar, Bu bütünden, yine kendi Alem yasalarınca bir değişken parça taşırlar..
Dünya Küresinde yaşayan bizlerin, Ruh dediği aslında budur.. Buna FİZİKİ RUH Denir.. Bu Beşerden Ademe ve Ademden İnsana Dönüşmüş tüm VAR’lık larda olduğu gibi, Bunlar İnsani VAR’lık seviye veya hallerinde olmayan ancak bu Alemin boyutlarında ve bizim boyutumuzda da var olan başkacalarında da bulunur.. Bu bizlerin Benlik dediği kavramdır.. Üst benlik aslında ÜST RUH(ÖZ-NUR)’dan başka bir şey değildir.. Kuşkusuz ki bu benlik (Fiziki ruh) aynı zamanda Şuur dediğimiz olguyu içerir.

Bu fiziki ruhun hallerine veya sadece bir kısmına ulaşabilen Ademde dahi, Farklı özellikler ortaya çıkar..
Çünkü, O Alemin Bütününü oluşturan ve yasalarınca tümün tekliğini ve tekilin tüme dönüşü olarak görürseniz, orada Sizlerin zaman dediği kavram yoktur.. Her şey O An içersinde, bütünün hallerinden müteşekkildir.
Bu Bütünden Ademde bulunan parçası , benlik bilincini oluşturan ŞUUR’dur.. bir Ademde, doğduktan sonra 6-7 yaşlarında bu Şuur açılmaya başlar.. Çocuk bu döneme kadar, Şuuru ile anlamlandıramadı bir çok olayı, açılan Şuuru nispetinde deneyimleşmeye ve anlamlandırmaya başlar.. Hayal ve gerçek onun için geçirgen, ayırt edilemez bir olgudur.. Bu yüzden Kediyi gerçekte görse de, Farklılık ve niceliklerinde gerçeği algılayamadığı için, çizgi filimde gördüğü kedi ile bütünleştirir..

Bu süreç Adem oğlunda, 7 Yıllık döngüleri kapsar!!! 7-14 olunca, Tümden zuhur ettirilmiş Şuur-Fiziki ruh- benlik bilinci, hayalden daha çok gerçeği anlama eğilimine girer.. bakışı değişir.. Gerçek Şuur açıldıkça, Sürün gen beyin dediğimiz ve içersinde bizlerin Temel ihtiyaçlarını barındıran lob, kendi oranında %2’lik bir açılma seviyesine ulaşır.. Bu açıdan, Sol lob somut kavramları idrakte güçlenirken, Sağ lobdaki soyut kavramda dengelemeler olur.. İşte burada Fiziki bedene ait Şuur hallerinde bir takım dengeleme çabaları sonucunda, Şuurun bazı geçmiş halleri kısa dönemler de hatırlanabilir.. Ancak, bu dönem aylarla kısıtlıdır.. Çünkü kişinin bu dönemdeki Lob dengelemeleri ve yaşantısında ki sosyal ve teolojik algılar soyuttan hızla somuta geçer.. Sürüngen beyin dediğimiz lobun açılan %2 kısmında dahi kişiyi etkisi altına alabilen bir çok durum bulunur.. Bizler buna ergenlik deriz.. Cinsellik hissi bu Sürüngen beyin lobunun o ½ kısmının açılması ile ortaya çıkar.. Beyinsel oluşan her durum DNA dediğiniz, İlahi kodlamaya dayanır.. Zamanı ve nizamı şaşmaz şekilde bellidir.. Her kişinin fiziki ruhunun farklılığı doğrultusunda bu zaman değişebilir.. DNA’a beyin lob’una oda, nispetinde fiziğe hüküm eder..
Bu Olay aslında, Fiziki açından bakılsa da, DNA’nın lob’a hükmü sürecinde bir takım farklılıklar oluşabilir.. Buna biz delilik deriz.. Aslın da bu süreç, kişinin sağ lob’dan sol lob’a yani soyuttan somuta geçerken ki dengelemerinde ki sorunları oluşturur.. Somut ve soyutun dengelemesiyle oluşan Zihin dediğimiz kavramda, dengesizlikler olduğunda, Zihin, ortak mana ve çıkarımlarda, bizlere göre sorunları oluşturur.. Bu manda, o kişinin sonuçlarında ki gerçekler yine onun zihnine göre bir gerçeği oluşturduğu gibi, sizin dengeleme ve onlardan oluşan düşünceleriniz, o kişinin zihin sonuçları ile farklı olduğundan, o kişinin gerçekliğinde bizler için, çelişki ve anormallikler görülür.. Aslında o kişi açısından da sizdeki durum aynıdır..!! Buna gerekirse ayrıca değiniriz..

Yani, Benlik bilinci oluşturan Fiziki beden- Şuur bunların zamanlamasını ve seviyesini belirleyendir..
Bu denklemde, Fiziki bendenden oluşan ve Somut lob’dan beslenen , Akıl’dır. Zihin ve düşünce ise Soyut lobunuzla, Aklın bir tezahürünü oluşturur..! Üst benliğin – Şuur’un dahil olmadığı hiçbir durum Bilinç oluşturmaz.. Bilinç bunların dışında farkına varmak tır ki, Bu manada sadece Akıl, Düşünce ve Zihin bileşeni Şuura Ulaşır ise benlik bilincinin Hallerine geçilebilir..!! İşte bu Zaman bir Ademin hayatında bir çok şeyi kalıtımsal olarak o aç loblara işler.. Onlar onun ilk gerçek gördükleri halleri oluşturduğundan, 7-70 sizlerin sözü ile, 7’sinde neyse 70’inde odur lafı buna karşılık gelir.. Aslın da durum böylede olsa bunu, farkındalığına varmış bir Şuur bazı yöntemler kullanarak dünüştürebilir.. Bu tortulardan kurtulabilir..

Peki Ademin doğuşu ile benlik yani Şuur-Fiziki ruh bileşimi ne zaman meydana gelir.. ?
O = 1-2’ye, 2-4’e, 4-16 ya bölünür, 16-32 olup tek sudan oluşmuş bir halde 45’i tamamlar.. 45 Bütünden başlayınca, parçalarında milyarı oluşturur… İşte sizlerin Döllenmeden, doğuma kadar ve doğumdan sonraki ilk hale kadar olan süre bu yasayı içerir..

ÜST Ruh ( ÖZ-NUR)dan, bütünden farklı parçalara ayrılan fiziki beden (şuur), Milyar olunca yani doğumdan sonraki halini içerir..

2-4 olunca, VAR’lığın özü verilir..!!
32-tek olup 45’e varınca Fiziki ruh verilir.. !!
Neden 4 haftayı geçen hallerde Kürtaj dediğiniz durum riske girer?
45 hafta kaç gün eder? Düşünün ve sorgulayın .. !

Tabi, 45 sizin hafta kavramınızla, gün Zaman bazında farklılıklar içerir.. Ancak şunuda belirtmemiz gerekir..

BİR YIL = Sizlerin dediği gibi 365 gün 6 Saat değildir..!!! SİZİN BİR YILINIZ, DÜNYANIZDAKİ EKSEN KAYMASINI DA HESAP EDERSENİZ- 1988 İLE 96 YILLARI İÇERSİNDE 366 GÜNE TAMAMLANMIŞTIR.. Aslında sizlere, bir önceki yazımıda verdiğimiz dünya kendi ekseni ve yörüngesindeki hızları, yine güneş etrafındaki hızı ile ilişkilendirdiğinizde bu bilgilere zaten ulaşırsınız.. SİZLERİN BİLDİÐİ GİBİ, Dünya’nın elips şeklindeki yörüngesinden geçen düzleme Ekliptik (yörünge) düzlemi, Ekvator’dan geçen düzleme ise Ekvator düzlemi denir.

Bu iki düzlem birbiriyle çakışmaz. Çünkü, Dünya’nın ekseni ekliptik düzleme tam dik değildir. Başka bir ifadeyle, Dünya ekseni ile ekliptik düzlemi arasında 66° 33′, Ekvator düzlemi ile ekliptik düzlemi arasında 23° 27′ lık bir açı vardır.

ANCAK Gerçek ; 20 yıla yakın bir sürede değişiklik göstermektedir.. Bunun sizlerin Çağ dediğiniz haller ve onun kozmik ilahi yansımaları ile bire bir mutlak ilişkisi vardır.. Ayrı bir konudur..
Dünya küresi ekseninden ,06 derecelik yani toplamda 17 santi metrelik bir değişime tabi olmuştur.. Başkasının gerçekliğindeki gerçeklik, Sizin gerçekliğiniz de İzafidir.. Her kişi kendi manasında Özünde gerçeği görebilir.. Araştırın, Düşünün , Sorgulayın …!!! Verilen ile değil, alabileceğiniz ile yetinin …!!


Bu nedenle Ademoğlu, doğumundan sonra 14-21 olunca (yıl), bu loblarda gelişmeler devam eder, ikinci safhaya geçilir.. Sürüngen beynin hükmünde devam eden Akıl ve Düşünce başkalaşım geçirir.. Farkında olmadığı Farkındalığa kavuşmaya başlar.. Bu Fiziki Ruhun ( Bundan sonra ŞUUR olarak adlandırılacaktır.) başka bir halini oluşturur..

Bu nedenle, Çocukluğunuzdan ölüm dediğiniz hale kadar, 21 Yaşından itibaren Adem Farkındalık kazanarak, benlik bilincine Şuur ile ulaşır.. Fizikide çok devasa değişimler olur, bir yılınız bir yılınızdaki halinize benzemez ancak hep o kişinin siz olduğunu bilmeniz, farkındalığına varmanız Benlik bilinci ile yani Şuurunuzla oluşur..

Bu anlamda, Doğan Adem ceninken ve 4’e bölünmüşken Öz verilir, 45’de milyar olup ( bu 46.milyar hücredir..araştırılabilir.) doğunca, ÜST ruhtan, tümden var olan bir tekil olarak fiziki ruhu verilir..
Bu durumu Adem Astral Seyahat dediğiniz halde zaten yaşar..
Şöyle ki; Astral halin ön oluşumu, Manev-i lob dediğimiz kısım, Sizlerin Alın bölgenizin biraz üst kısmına doğru bir hal oluşturur.. Bu oluşum, sizlerin İmaj dediğiniz düşünce gücü ile aracılık hali alır ve Şuur yani fiziki Ruhunuzla temas aşamasına geçer..! Bu andan itibaren Fiziki duyularınızın hükmünde olan somut lob daralır ve Soyut ve manev-i lobda açıklık olur.. Alın bölgenizde enerjisel bir yüklenme olur.. Bu aşama Fiziki ruhun çıkmak üzere olduğunu gösterir.. Ruhun çıkması Ölüm demek değildir.. Çünkü daha önce belirttiğimiz gibi Fiziki bedeninizi ayakta tutan yaşam enerjisini ÖZ yani kalbiniz karşılar.. Öz’ünüzde hüküm sürdükçe fiziki bedene sürüngen beynin hükmü de sürer ( Nefes-ve diger organların kısmi işlemleri) ancak Şuur artık olmadığından, sadece varlığını korumak noktasında kapanır..!!

Bunu şöyle daha iyi ve anlamlandırmak mümkündür.. Bir tanıdığınıza rica edip siz uyurken resminizi çekmesini isteyin.. Çekilen resminize sonra uyanınca bir bakın ..!! Sizce ölümüdür..? Sadece fiziki Ruhu yani şuuru olmayan bir Öz’ün-yaşam enerjisinin halini görürsünüz.. Ölmek ile Uyumak arasında ki fark nedir?

Uyuduğunuzda veya uykunun her hangi halinde iseniz..! Şuurun fiziki bedenle irtibatı kesilir.. Bu kesilmenin oluşması için ALFA dediğiniz enerji frekansı gerekir.. ALFA dediğiniz enerji frekansı aslında fiziki ruhunuzla, Üst Ruhun irtibatı için geçerli enerji kanalının Adıdır.. Öz ise yani yaşam enerjisi ise hala vücudundadır..

Ölüm dediğiniz halde ise, TAM TERSİ olur..!! Önce Öz fiziki bedeni terk eder… sonra fiziki ruh çıkar..!!
Öz’ün fiziki bedeni terk etmesi ise, Sizlerin hayatınızdaki enerjilerle iletişiminizle doğru orantılıdır.. ! Yani bunun hallerine varmış bir kişi, hayat dediğiniz yoğunlukta dengelediği enerjilerle Özünü güçlendire bilir.. ! Bunun yöntemi ve bilimi tabi ki vardır.. Tam manasına ulaşmasa da ve sayısal anlamda yanlışlıklar ve yöntemsel olarak bazı farklılıklar taşısa da silerin R2 dediğiniz Çakra enerji kontrolüne benzetilebilir…

Ölümü yani Öz’ü çıkmış bir fiziki bedende yaşam enerjisi son bulacağından, yaşayan ve yaşamayan benin farkı çok bariz görülebilir.. Çökme, maddileşme olur yani Fiziki kabınız-bedeninizde geldiği yere döner..
Fiziki bedenin özü ise topraktır.. fiziki bedenin oluşumu toprağın farklı bir halinden oluşmuştur.. Toprak da, fiziğiniz gibi enerjisel bazda formlar içerir.. O nedenledir ki, Fiziki beden toprağa girdiğinde tekrar dışlanmadan toprağa dönüşmektedir..
Fiziki ruhunuz ise, Özüne yani ÜST ruhun, oluşturulmuş bazı safhalarına döner.. Bunlar Kuran-ı Kerim’de de Ayet’lerde belirtilir..!

Yaradan’nın Sevgi ve Rahmet-i ile,

bedircan
SÜPER MODERATÖR
Üyelik Zamanı: 10 sene önce
Konu Sayısı: 7
Yanıt Sayısı: 983
9 sene önce
Yazınızı büyük bir zevkle okudum. Çok güzel konu ve açıklamalar. Allah razı olsun. Bilgilendirdiniz bizi.
zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
9 sene önce
eline emeğine sağlık çok güzel bir bilgilendirme oldu..
dombra
Üyelik Zamanı: 9 sene önce
Konu Sayısı: 14
Yanıt Sayısı: 931
9 sene önce
O halde bu yaziyi yazarken dahi Yaratiliyorum.Yanlismi anladim .
R'ma-at
Üyelik Zamanı: 9 sene önce
Konu Sayısı: 11
Yanıt Sayısı: 15
9 sene önce
Yaratılma diyemesekte, bir Var'lığın var oluş Nizamında Gelişiyoruz olarak bakılabilir..
KurSad66
Üyelik Zamanı: 8 sene önce
Konu Sayısı: 0
Yanıt Sayısı: 66
5 sene önce
ÜST ruhun, oluşturulmuş bazı safhalarını açabilirmisiniz? Anlatabilirmisiniz?
Cevap Eklemek için Giriş Yapmalısınız.
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)