Gıybetimi Yapanlara Teşekkür Ederim

Bu konu zeinarda tarafından 11 sene önce açıldı, 701 kere okundu ve 11 Cevap verildi.
zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
11 sene önce

Kur’ân-ı Kerîm gıybeti, ölmüş kardeşinin etini yemeye benzetiyor Yüce Yaratıcı’nın bu ikazına rağmen, Müslümanlar bu büyük günaha ara vermeden devam ediyorlar Gıybet, hakkında konuştuğumuz kişinin duyduğunda hoşlanmayacağı sözlerdir Başkalarını, yanımızda bulunmayanları , gıyaplarında çekiştirmektir Çoğu kişi söylenenler doğru olursa, gıybet sayılmayacağını sanıyor Oysa söylenen doğruysa, gıybettir Eğer söylenen doğru değilse, o zaman çifte günah işleniyor demektir Çünkü birine yapmadığı bir kötülük isnat edilirse, bu işin adı iftiradır Benim başıma sıkça gelmektedir Gıybete başlayan birini ikaz ettiğim zaman, çoğu defa feveran ediyor ve diyor ki: -Yemin ederim anlattıklarım tamamen doğrudur Gözlerimle gördüm! İşte budur gıybet Doğru da olsa, anlattığın yerde bulunmayan kişinin duyunca hoşlanmayacağı şeylerdir Beni bir dernek lokalinde sohbet için davet etmişlerdi Sohbetin konusunu gıybet olarak tespit etmiştik Bir saatlik konuşmanın sonunda, dinleyicilerimden nüktedan bir zat dedi ki: -İyi de efendi, biz şimdi burada sabah akşam ne konuşacağız? Bu arif kişi çok doğru söylüyordu Birçok sohbet mekânında, gerçekten gıybet yapılmasa, söz öylesine azalır ki Bakıyorsunuz, kahvede, lokalde, çayhanede, ev toplantılarında hep gıybet var Ya bir siyasînin, ya bir komşunun, ya bir sanatçının, ya bir akrabanın gıybeti yapılıyor Yani,Kur’ân’ın deyimiyle, ölmüşünün eti yeniliyor Oysa bu türlü konuşmaların hiçbir faydası yoktur Üstelik insanın içini karartır, ümitsizleştirir ve toplumdaki güven duygularını yok eder Hem zaman israf edilmiş, hem de durduk yere günaha girilmiş olur Gıybet, yapanın içini karartır, kendine olan saygısını kaybettirir Hep başkalarıyla uğraşan, kendisinin değersizliğini kabul ediyor demektir Bahsedeceği şeyi bilmeyen, kültürsüz, fikirsiz insan hep konuşur En kolay sohbet mevzuu olan gıybete kayar Çünkü kendi değerleriyle kendini kabul ettiremeyenler, başkalarının eksikliklerini söyleyerek bir varlık göstermek isterler Ötekini batırarak kendini yüceltmeyse şerefli insanlara yakışmayan kötü bir haslettir Gıybet, yapısını, fıtratını bozduğu insanların meydana getirdiği toplumları da zehirler Kimse kimseden emin olamaz Gıybet, içinde taşıdığı sû-i zan, zarar verme, kıskançlık gibi birçok kötü duygular sebebiyle toplum hayatını çürütüyor İnsan kendi nefsiyle kendi hata ve günahlarıyla uğraşacağı yerde hep başlarınınkiyle meşgul olmayı iş ediniyor Başkalarının hatalarıyla uğraşansa, kendine dönüp bakma fırsatını bulamıyor Gıybet ağızdan ağza dolanırken şekil ve muhteva değiştiriyor İşin içine yalanlar karışıyor Yani günah adedi artıyor Bazı gıybet konuları da ağızdan ağza eğrilerek dolaşıyor ve hakikatinden ayrılıyor Bu türlü gıybetlerin ne dinleyicisi, ne de taşıyıcısı olalım Çünkü hem insanlığa, hem de Müslümanlığa ters bir durumdur İmam-ı Şafii hâzretleri buyuruyor ki: “Süt dolu bir tasın etrafında dolaşan ağzı süt bulaşığı bir kedi görseniz, kedinin o tastan süt içtiğine şahitlik etmeyin;” Çünkü kedinin o tastan süt içtiğini söyleyebilmeniz için, kediyi süt içerken bizzat görmeniz gerekir Hasan Basrî Hazretleri, gıybetini yapan kişilere değerli hediyeler gönderirmiş Sebebini soranlara da dermiş ki: – Onlar benim gıybetimi yapmak suretiyle, iyiliklerinin ve ibadetlerinin sevabını bana hediye ediyorlarr; Onların bana verdiklerinin yanında, benim onlara verdiğimin hiçbir kıymeti yoktur Gıybet iki kişiyle yapılır: 1) Söyleyen, 2) Dinleyen Dolayısıyla gıybet edenle, gıybete kulak veren, suç ortağıdır Çünkü dinlemek söyleneni paylaşmaktır Hele bu gıybet çirkinliğini basın yoluyla yapanlar, bir anda bir gıybeti binlerce, milyonlarca kişiyle paylaşmış ve çoğaltmış oluyorlar; İnsanların özel hallerine, mahrem mekanlarına, şahsi sırlarına ulaşmak ve bunları söze, sohbete konu yapmak, hangi yolla, kim tarafından ve kim için yapılırsa yapılsın gıybettir; Bir toplantıda, hepsi de benden küçük yaşta bulunan insanlar gıybete başlayınca kalkmış ve demiştim ki: -Beyler, ben dışarıya çıkıyorum Gıybetiniz bitince haber verin, hemen dönerim Beni özür dileyerek oturttular Sonra da toplantıya başkanlık eden genç işadamı dedi ki: Arkadaşlar, ****m doğru düşünüyor Gıybet etmeyelim, arkadaşlarımızı çekiştirmeyelim Çünkü biz de onları çekiştirirsek, onarın durumuna düşmüş oluruz; Toplumumuz Öylesine bir gıybet bataklığına dönüşmüş ki, “gıybet etmeyelim” derken de gıybet ettiriyor Böyle bozulmuş bir ortamda bile bana güzel gönüllü insanlar rastlar Derler ki: -Hakkınızı helâl ediniz ve bizi bağışlayınız Biz sizi böyle bilmiyorduk, çok gıybetinizi yaptık geçmişte; Acaba bildikleri gibi olsam, gıybet yapmaya hakları olacak mıydı? Ama hiç olmazsa helallik alıp bir kul hakkından kurtulmuş oluyorlar Bu şekilde helallik isteyenlere yumuşak ve dostça davranalım ki, sayıları çoğalsın Biz de gıybetini ettiklerimize korkusuzca başvurup af isteyelim; -Sizden biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemeyi sever mi? diyerek gıybeti, hem aklen, hem kalben, hem insaniyetten, hem vicdanen, hem fıtraten ve hem de milliyeten kötüleyen ve yasaklayan Kur’ân-ı Kerîm’dir Bu sebeple, Müslümanlar gıybeti de artık büyük günahlar arasına almalı, uygulamalıdırlar Gıybet düşmanlığı iş edinenlerin, kıskançların ve inatçıların en çok kullandıkları alçakça bir silahtır “İzzet-i nefis sahibi, bu pis silaha tenezzül edip kullanmaz Nasıl meşhur bir zat demiş: -Düşmanıma gıybetle ceza vermekten nefsimi yüksek tutuyorum ve tenezzül etmiyorum Çünkü gıybet, zayıf, zelil ve aşağıların silahıdır” Büyüklerden öğrendiğimize göre, gıybet ancak bazı özel hallerde yapılabilir: 1) Hakkını yiyen bir adamın, ilgili makama şikayet suretinde yapılan gıybeti gıybet değildir 2) Bir kötülüğü, bir yolsuzluğu, bir günahı önlemek amacıyla, belli yerlere ve makamlara anlatmak; 3) Kendisiyle meşveret eden birine, başka biri hakkında fikir söylemek de gıybet değildir Mesela kendisiyle ortaklık yapılacak olan biri soruluyorsa, gerektiğinde, “Onunla ortaklık etme zarar görürsün!” denilebilir 4) Tahkir ve teşhir amacı taşımadan, sırf tanıtmak için biri hakkında konuşulabilir İcabında tuhaf ve saçma da olsa lâkabı söylenebilir 5) Günahı açıktan işleyen, fenalıktan sıkılmayan, hatta onunla da yetinmeyip işlediği günahla iftihar edeni zulmünden lezzetlenen kişiler için de gıybet söz konusu değildir Çünkü bunlar zaten kötülüğü açıktan yapan, mütecahir fasıktırlar Başka bir art niyet taşımaksızın, sırf Hak rızası ve iyilik olsun diye, bu konularda konuşulanlar gıybet sayılmamıştır Aksi halde, işin içine başka niyetler karışırsa, Efendimiz’in (SAV) diliyle, “Ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi, gıybet de Salih amelleri yer bitirir” V.VAKKASOÐLU

Gülşen
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 84
Yanıt Sayısı: 937
11 sene önce
Emeğine yüce gönlüne sağlık ablam. Bende teşekkür ederim gıybetimi yapanlara davam etsinler mümkünse :biggrin[1]:
aysima
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 85
Yanıt Sayısı: 677
11 sene önce
okurken düşündüren bir paylaşım olmuş ablacım.... teşekkür ederiz...
Mimoza Çiçeği
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 2
Yanıt Sayısı: 118
11 sene önce
Miraç gecesinde Efendimiz (s.a.v.) kat kat gök semalarını geçerken bir yerde duruyor ve bir köşede insanların yerdeki ölü etlerini kemirdiklerini tiksinseler de bunu yaptıklarını görüyor ve yanındaki Cebrail a.s. soruyor kim olduklarını Cebrail a.s. o kimselerin dünyada iken kardeşlerinin arkalarından konuşan gıybet eden kimseler olduklarını söylüyor.. Ölü eti yemek tabiri buradan geliyor vebu dünyada yaptığımız her halin ahirette bir boyutu var ki gıybetin bedeli ahirette ölü etlerini kemirmek bir kere daha düşünmeliyiz gıybet ederken... Çok güzel bir yazı Zeinarda okurken bir kere daha düşündüm...
zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
11 sene önce
Ara sıra hatırlamak gerekir..........
bahor
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 190
Yanıt Sayısı: 920
11 sene önce
okumak yeterlidegil ders almak önemli . yüregine saglik abla.
zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
10 sene önce
"Ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi, gıybet de Salih amelleri yer bitirir"
uurysn
Üyelik Zamanı: 10 sene önce
Konu Sayısı: 20
Yanıt Sayısı: 167
10 sene önce
Ya bu adamlar ibadet etmez dua bile etmez hani bana o kadar bile faydası dokunmaz ki teşekkür edeyim :D Ama isterlerse günahlarımı verebilirim
uurysn
Üyelik Zamanı: 10 sene önce
Konu Sayısı: 20
Yanıt Sayısı: 167
10 sene önce
O kadar çok uyardım ki benim ardımdan konuşmayın diye anlatamadım dinletemedim susmak bilmediler hele bu erkek milletinin dedikoduya düşkünlüğü beni benden alıyor.Bende o millettenim ama bir yerde sıkıntı var nerde :)
zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
8 sene önce
Ciciperi,allah senden razı olsun;bana bu konuyu hatırlattığın için...
ezgilim
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 85
Yanıt Sayısı: 2206
8 sene önce
ne güzel yazmışsın Zeinarda eline sağlık..gıybet yapanlar dilerim bu yazıya denk gelir ve 2 kere okur. namazla oruç arasında gidip gelmek ibadet sayılmaz..dildeki söylem kalpten gelir, kalp temiz olsun yeter ki.....
zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
8 sene önce
gıybet, zayıf, zelil ve aşağıların silahıdır"
Cevap Eklemek için Giriş Yapmalısınız.
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)