Çocuğuna din eğitimi vermek için geç kalan anne–babalar ne yapmalı?

Bu konu vertyucek tarafından 11 sene önce açıldı, 581 kere okundu ve Henüz Cevap Yok.
vertyucek
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 15
Yanıt Sayısı: 5
11 sene önce

Eğitimde başarının birçok etkene bağlı olduğu bilinen hususlardandır. İlgi,bilgi, sevgi, bireysel farklılıklar, bütünlük gibi hususlar bu etkenlerdenbirkaçıdır. Bunların yanında genellikle gözden kaçan, ama eğitim sürecindeson derece önemli olan bir husus da zamanlamadır. İhmal edilerek zamanındaverilmeyen eğitimin ilerleyen yaşlarda verilmek istenmesi birtakım sorunlaraneden olur. “Kişiye gerekli olan din eğitimi de zamanında verilmemişse mutlaka okimsenin dini davranışlarında birtakım bozukluklar ortaya çıkacaktır.” diyenMarmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Anabilim Dalı ÖğretimÜyesi Prof. Dr. Abdurrahman Dodurgalı, din eğitiminin hassas bir konuolduğuna dolayısıyla da din eğitimi verilmesinde zamanlamaya özengösterilmesine dikkat çekiyor. Çocuğa din eğitimin verildiği ilk yer şüphesiz ailedir. Kendini dini yöndeniyi yetiştiren aynı zamanda çocuklarına da dini bilgileri aktarmayöntemlerini bilen ebeveyn, çocuk için en güzel öğretmendir. Prof. Dr.Dodurgalı, özellikle ergenlik çağının çocuğun din eğitiminde önemli bir yeriolduğunu ifade ederek, “Ergenlik çağı hem din, hem ahlak eğitiminde, hem deçocuğun sosyalleşmesinde önemli bir süreçtir. Çünkü ergenlik çağı çocuğunsorgulama çağıdır. O güne kadar kendine kazandırılan davranış kalıplarını,iyilik–kötülük, doğruluk duygusunu, ahlaki erdemleri, dini bilgileri ozamana kadar ve gelecek zamanda etkili olacak değerler dünyasını muhakkaksorgular.” diyor. Baskı yapmayın Çocuğa din eğitimi verilirken çocuğun istemediği yöntemlerle din eğitimiverilmesinden de kaçınılmasını isteyen Prof. Dr. Dodurgalı, çocuğunsorgulama döneminde “Ben bu bilgileri annemin, babamın zorlaması ve baskısıile öğrenip uygulamıştım.” dememesi gerektiğine vurgu yapıyor. “Çocuk eğerböyle derse korkulur ki o güne kadar elde ettiği davranış kalıplarınıbırakacaktır. Kendi kişiliğini ve ekonomik bağımsızlığını elde ettiktensonra da kendisine zorla kabul ettirildiğini düşündüğü hususları elinintersiyle itecektir.” diyen Prof. Dr. Dodurgalı, bunun için verilen dineğitiminin bu sorgulama sürecinde ayakta kalacak şekilde verilmesigerektiğini söylüyor. Zamanında din eğitimi alamayan kimselere ergenlik çağına ulaştıklarında dineğitimi verilmesi de güçleşiyor. Bu kimselere din eğitimi verilebilmesi içinilk olarak bunların böyle bir eğitime ihtiyaç duymalarını beklemek veyagözlemek gerekiyor. Eğer bu ihtiyaç kendilerinde beliriyor ve bir araştırmaiçine giriyorlarsa ilk olarak o kimseye yaptığı işlerle metafizik bir tavırkazandırılmaya çalışılmalıdır. “Böyle bir kimseye yaptığı her işte bir Allah rızası yönünün olduğunugöstermek ve bunu ona hissettirmek gerekir.” diyen Prof. Dr. Dodurgalı,bunların dini içerikli faaliyetler, ibadetler olmasının gerekmeyeceğine dedikkat çekerek şöyle konuşuyor: “Mesela bir kimse insanları, anesini,babasını, akrabalarını sever. Ona, bu sevginin içinde Allah rızası olduğununhatırlatılması, yoldan geçen bir insana selam verip ‘Günaydın’ derken budavranışta da Allah rızasının bulunduğunu akıldan çıkartmaması tavsiyesi buşartlar altında verilen eğitimin başlangıcı olmalı. Yani insanın yaptığı hergüzel işte Yüce Allah’ın rızasının bulunduğunu o kimseye hissettirmek lazım.Günlük hayatta, otururken, kalkarken, yemekten önce ve sonra ellerinyıkanmasından dişlerin fırçalanmasına hatta insanlara gülümsemesine, onlarıngönlünü almasına kadar yapılan her işin Peygamberimizin sünnetinden olduğuanlatılmalı. Bunları yaptığında da ‘Sen Allah Rasülü’nün çok önemli birsünnetini yerine getiriyorsun. Bunları yaparken de büyük sevapkazanıyorsun.’ diyerek onu dini düşünceye ve metafizik tavırlar kazanmayaözendirmek gerekir.” Düzenli bir insanın günlük yaşantılarının çoğunda İslami yönlerinbulunduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Dodurgalı, bunların o kimseyehissettirilerek, ona dini heyecanlar yaşatılması gerektiğine vurgu yapıyor.Dini faaliyetler içerisinde bulunan kimsenin takdir ve teşvik edilerekyapmış olduğu güzel işten dolayı sevilmesi, takdir edilmesi, başarılarındangurur duyulması ve bütün bunların da ona hissettirilmesinin iyi sonuçvereceğini belirtiyor. Ayrıca Prof. Dr. Dodurgalı, imkanlar ölçüsünde maneviödüller yanında onun bazı maddi ihtiyacını giderecek ödüllerleödüllendirilmesine de dikkat çekiyor. Dinin özünde telkinat bulunduğu içinbu kimselere zaman zaman da dini telkinatta da bulunulması gerektiğini ifadeeden Prof. Dr. Dodurgalı, ancak dini telkinatta bulunan kimsenin samimi veiçten olmasının şart olduğunu söylüyor. Dini telkinde zamanınıngözetilmesini istiyor. “Her akla geldiği zaman telkinde bulunmak ters tepkiyapabilir. Bir kısım insanlar çok öğüt verilmesinden de hoşlanmazlar. Onuniçin zaman ve zeminin iyi kollanması lazım.” diyen Prof. Dr. Dodurgalı,uygun zaman ve zeminde, makam ve bilgi bakımından saygın bir kimsenintelkininin çok faydalı olacağına vurgu yapıyor. Bundan başka model sunmanın,diğer bir deyişle yaşayarak eğitmenin de iyi bir yöntem olduğunu açıklayanProf. Dr. Dodurgalı, çocuklara ailelerin iyi örnek olmalarını, eğitimdezamanlamanın ihmal edilmemesini, sorgulama çağı olması nedeniyle çocuğun çoketkilendiği ergenlik çağında da mutlaka ona rehberlik ve danışmanlıkhizmetinin verilmesi gerektiğini söylüyor. Din eğitiminde özel eğitimyöntemleri olarak düşündüğü teşvik, telkin, model sunma,rehberlik–danışmanlık yapma faaliyetlerinin ortak noktasının sevgi olduğunaözellikle dikkat çekiyor. Ebeveynin amacı güzeldir Ergenlik çağına gelmiş; ama o güne kadar çocuklarıyla dinen ilgilenmemişebeveynler bu çağda çocuklarının iyi, ahlaklı bir insan olmasını ister. Anne–babaların yanlış davranışları Ergenlik çağındaki genç, yoğun bir değişim sancısı içindedir. Ebeveyn onabirtakım emirler verir. “Yap, et” türünden nasihatlerle onu yönlendirmeyeçalışır. Gençler nasihatlara tepki gösterir Anne–babanın öncelikle sitem, eleştiri dolu sözleri ve ardından nasihatlerigençlerde tepkiye yol açar. Aile içinde çatışma yaşanır. Din eğitimi 0-9 yaş arasında yoğunlukla yaşanılarak verilmelidir. 0-9 yaş döneminde bir şey yapmadıysanız önce kendinize çekidüzen verin. Devamlı nasihat etmekten, yapmıyor diye kızmaktan vazgeçin. Ona manevi ödüller yanında, maddi ödüller de vermeyi ihmal etmeyin.Alıntıdır.İlla namaz kılmasını istemeyin. Allah rızasının önemini anlatın. Aslında yaptığı birçok şeyin Resulullah (sas)’in sünneti olduğunu söyleyin. Baskıyla yaptıracağınız şeyler bir müddet sonra geri tepecektir, unutmayın.

Konuya Bir Cevap Yazın

  • 23560 Kayıtlı Üye
  • 16565 Konu
  • 143812 Cevap
  • Son Üye karim55246
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)