Ya tam açacaksın yüreğini ya da hiç yeltenmeyeceksin Grisi yoktur aşkın Ya siyahı ya beyazı seçeceksin. Şems-i TEBRİZİ YOD (FİNGER OF GOD) Tanrı’nın parmağı, kaderin parmağı ya da Tanrı’nın gözü olarak ta bilinen yod açı kalıbı iki gezegenin birbiri ile 60 derecelik açıyla yerleşmesi ve bu iki gezegenin orta noktasına zıt yerleşmis üçüncü bir gezegenin bu iki gezegene 150 derecelik açı yapması ile meydana gelir. Kişinin son derece kadersel ve hükmedemeyeceği olaylar içinde kalmasına sebep olur. Adeta bir senaryo belirlenmiştir ve kişilere roller verilir ve herkes üstüne düşen görevi en mükemmel bir şekilde yerine getirmek zorundadır. Fakat bu senaryoda harita sahibine rol verilmemiş gibidir. Kişi adeta bu alınyazısı ile dünyaya gelmiştir, olaylara hükmedemez. Her şeyi Tanrı’nın parmağı belirler. O, ne yönü gösterirse kişiler o yöne gider ve yod un apexine yerleşmiş olan gezegen, Tanrı’nın parmağını temsil eden alandır ve en büyük stres bu gezegenin üzerine yoğunlaşmıştır. Yod da 150 derecelik açı yapan (apex) gezegen diğer iki gezegenden daha hızlı ise ve özellikle kişisel gezegenlerden ise ortaya gerçek bir yod çıkacaktır ve büyük problemlere sebep olacaktır. Apexte ağır bir gezegen yerleşmişse problemler daha hafif olacaktır. En büyük problemlere ise apex e ışıklardan birinin yerleşmesi sebep olacaktır. 150 derecelik açı, plutonik ve karmik bir açıdır ve akrep doğasındadır. Bu yüzden yod da, geçmiş hayattan getirilen ve çözülmesi gereken problemler vardır. Ve müthiş krizleri anlatır. Ancak kişi bu krizleri cesurca yönetebilirse ve farkındalık kazanırsa yenilenir dönüşür ve güçlenir. Yod, ender rastlanan bir yerleşimdir ve kişinin yerine getirmesi gereken kadersel bir görevi vardır. Ödenmesi gereken bedeller ve vazgeçilmesi gereken alanlar vardır. Yaşanan karmik olaylar ve krizler zihinsel yeniden düzenlenmelere ve açılımlara sebep olur. Yod, İbrani alfabesinin 10.harfidir. Sözcük anlamı ‘el’ dir. Mana olarak ta ‘sonsuzun sonluda toplanması, yoğunlaşması’ demektir. Yod un ana temasını 150 derecelik açı belirler 360:12*5=150 30*5=150 5.ev benliğin tamamlanmasıdır. 12.ev ise benliğin bütünün içinde çözülüp yok olmasıdır. 150 derecelik açı (Quincunx) 6.ve 8.evin enerjilerine benzer. Çünkü bu iki evin hastalık ve ölüm gibi, kontrol edilemeyen olaylardan sorumlu olması da, bu iki evin asc ye 150 derecelik açı yapması ve asc nin, bu evleri görmeyişindendir. 150 derecelik açı birbirine ortak noktası olmayan burçlar arasında oluşur. Elementler, nitelikler ve polariter farklıdır bu yüzden kişi, birbirine 150 derece açı yapmış iki gezegenin manalarını bir araya getiremez. Bu iki gezegenin yerleştiği evleri temsil eden hayat alanlarını da bir araya getiremez. Hatta bu gezegenlerin yönettiği evlerin konularını da bir araya getiremez. Bu da kişide zihinsel stres meydana getirir ve kişi iki uçta gidip gelir. Çözümsüzlük vardır çünkü birini tercih etse, diğerini göremez olur. Görememesinin sebebi, bu iki gezegenin manasının kişinin zihninde birbirine olan zıtlığındandır. Güneş ile ay arasında 150 derecelik açı varsa, kişinin hedefleri ve istekleri arasında ortak nokta yoktur. Bu yüzden istekler söz konusu olduğunda hedeflerini göremez, hedefler söz konusu olduğunda isteklerini göremez. Karakterine baksa duygularını göremez, duygularına baksa karakterini göremez. Bu durumda kişi kendisi için bir hedef belirleyemeyebilir çünkü bilinciyle hedef belirlemeye çalıştığında, ne istediğini göremez. Genelde bu kişinin hedefleri ve bilinçli tercihleri istekleri dışında hedeflerdir. -Ne istediğim önemli değil, ne yapmam gerekiyorsa onu yapmalıyım… Güneş ile Satürn arasında 150 derecelik açı varsa, kişi disiplin tarafını bilinci ile idrak edemez. Güneş, kişinin bilinçli tercih ve yönelimleridir, idraklı seçimleridir. Satürn ise sorumluluktur, gerçekliktir, otokontroldür. Böyle bir yerleşimde kişi, sorumluluklarını bilinçli bir şekilde göremez ve neden olgunlaşması gerektiğini, neden ayaklarının yere basması gerektiğini idrak edemez. Bu ikisini birbirine bağlayamaz Bu durumda olaylar kişiyi mecburen bilinçsizce sorumluluk almak zorunda bırakacak, belki de mecbur kalacak, belki de bu kişi hayatta kalabilmek adına, içgüdüsel olarak sorumluk almak zorunda bırakılacaktır. Yod açı kalıbında ise, birbirine 60 derecelik açı ile yerleşmiş iki gezegene, 150 derece açı ile yerleşmiş bir gezegen vardır. Bu gezegen apex tir. Apex deki gezegen bu iki gezegeni de görmez, anlamaz ve temsil ettiği konuları bu iki gezegenin temsil ettiği konulara bağlayamaz. En büyük baskı, bu gezegen üzerinde yoğunlaşır. Açı kalıbındaki gezegenlerin transitler sonucu tetiklenmesi ile, zihinsel tıkanıklıklar olay bazlı açığa çıkmaya başlar. Ve 60 derece ile yerleşmiş iki gezegenin olduğu iki ev aynı anda tıkanır. Böylece kişi yalnızca apex deki gezegenin manasını açığa çıkaracaktır. Eğer bu gezegenler retro ise aynı problemler tekrar edip duracaktır. Ta ki kişi bu apex dışındaki iki evden birini seçip diğerini feda edene kadar. Eğer iki evden birini seçmezse, kadersel yol ayrımlarına girecek, yine bu iki evden birini feda etmek zorunda kalacaktır. Seçtiği evdeki tıkanıklıklar açılacak, böylece feda ettiği evin üzerindeki perde tamamen kalkacak ve kişi gerçeklerle yüzleşecektir. 150 derece plutonik bir açı olduğu için Eğer kişi yod u farkındalıkla yönetebilirse krizlerden ve tıkanıklıklardan güçlenmiş ve yenilenmiş bir şekilde çıkar. Adeta küllerinden doğar. Küle döndüysen, yeniden güle dönmeyi bekle. Ve geçmişte kaç kere küle dönüştüğünü değil, Kaç kere yeniden küllerin arasından doğrulup yeni bir gül olduğunu hatırla. MEVLANA