Sorumluluklarımız Sorunlara Dönüşmeden

Bu konu Hun tarafından 10 sene önce açıldı, 511 kere okundu ve 2 Cevap verildi.
Hun
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 1116
Yanıt Sayısı: 5482
10 sene önce

Profesör Sinanoğlu, derse geç kalmamak için elindeki bir fincan çayla derse girmişti.
Çantasını kürsüye koydu.
Çayını yudumlamaya devam ediyordu.
Bu arada sınıfta hafif bir uğultu vardı.
Sesini biraz yükselterek ilk sorusunu sordu.
Bugünkü konumuz ne? Sınıf sessizliğe gömüldü.
Çünkü Profesör Sinanoğlu asla böyle sorular sormazdı.
Üstelik bu ilk dersleriydi.
Öğrenciler bir şey diyemediler.
Bu kısa sessizlikten sonra Prof. Sinanoğlu bir öğrencisi çağırıp:
Bunu biraz tutar mısın? Tahtaya bir şey çizmek istiyorum da!
Öğrenci alçak gönüllükle kabul edip fincanı aldı.
Prof. Sinanoğlu öğrencisine:
Ağır değil, di mi? diye sordu.
Öğrenci de “Hayır ****m, gayet hafif.Sorun yok”, diye cevap verdi.
**** dersini anlatmaya başladı.
Bir ara yine öğrencisine “Yorulmadığın, değil mi?” gibi sorular soruyor ve her defasında da aynı cevabı alıyordu.
**** anlattıkça anlatıyor dakikalar ilerliyordu.
****, yine aralıklarla fincanı tutan öğrencisine aynı soruyu tekrarlıyor ve kısmen yine aynı cevabı alıyordu.
Ama öğrencinin yorulduğu belliydi.
Ayaklarındaki ağrı dayanılmazdı.
Elleri de uyuşmaya ve karıncalanmaya başlamıştı.
Dersin sonuna doğru öğrenci tamamen bitkin düşmüştü.
Bunu gören Prof. Sinanoğlu sınıftaki tüm öğrencilere şu soruyu sordu.
Bu dersten ne anladınız. Herkes, atomlardan, moleküllerden, iyonik ve kovalent bağlardan bahsediyordu..
Prof. Sinanoğlu herkesi dinledi.
Sonra tiz bir ses tonuyla “Hayır, yanılıyorsunuz.” dedi.
Anlamanız gereken şey şu. “Arkadaşınızı gözlemediniz mi? Yaşamda sorumluluklarımız vardır. Başta kolay gelir.
Rahatlıkla aşabiliriz. Yaşamda sıkıntılarımız vardır.
Başta kolayca onların üstesinden gelebiliriz gibi gözükür.
Ama zaman geçtikçe ağırlıkları artar.
Artık üstesinden gelemeyeceğimiz sıkıntılara dönüşürler.
Ta ki biz onları arasıra bir yana bırakıp kendimi dinlendirmezsek! Örneğin, fincanımı verdiğim arkadaşınız, başta bundan memnuniyet duymuştu.
Fincanı elinde hiç bırakmadı.
Ama bu durum daha sonra onun için katlanılmaz bir sıkıntıya dönüştü.
Şayet fincanı arada bir kürsüye koyup ve sandalyede oturup dinlenseydi bütün bunlar olmayacaktı.
Size ilk dersim şu: Ara sıra sorunlarınızı bir tarafa koyun. Kendinizi dinlendirin. Dinlenin. Başka şeylerle ilgilenin.
Bundan sonra tekrar sorunlarınızı ele alın.
O zaman daha güçlü olacaksınız. Ve sorunlarınızla başa çıkmak yine ilk baştaki gibi daha kolay olacak!

Alinti

zeinarda
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 822
Yanıt Sayısı: 18529
10 sene önce
Size ilk dersim şu: Ara sıra sorunlarınızı bir tarafa koyun. Kendinizi dinlendirin. Dinlenin. Başka şeylerle ilgilenin. Bundan sonra tekrar sorunlarınızı ele alın. O zaman daha güçlü olacaksınız. Ve sorunlarınızla başa çıkmak yine ilk baştaki gibi daha kolay olacak! Güzel bir ders ama biz bir tarafa koymayı istesek de,bakalım sorunlar bunu isteyecek mi.....
Kärlek
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 1
Yanıt Sayısı: 119
10 sene önce
Cok guzel bir psykologi örnegi cok begendim paylasim icin sagolasin hun.mesela sorunlardan Bir sure arınmak seyahat etmekle oluyor.ben böyle yapıyorum ve seyahate çıkınca beynimde sorunları yaşadığım yere bırakıp gidiyorum.beynimi böyle alıştırdım.bunu alıştırmam zaman aldı ama yapıyorum simdi.ve iyi geliyor.
Cevap Eklemek için Giriş Yapmalısınız.
  • 23560 Kayıtlı Üye
  • 16565 Konu
  • 143812 Cevap
  • Son Üye karim55246
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)