Hollandalı bir psikiyatrın İslam’ın okyanustan bir damla dahi olamayacak muhteşem bir yönünü farketmesi!Hollandalı bir psikiyatr olan Vander Hoven, 3 yıl ses üzerine, diller üzerine çalışıyor ve insan üzerindeki etkilerini araştırıyor. Kendisi Müslüman değil, ancak Kur’an ayetlerinin dizilimi, musikisi ve kelimelerin titreşiminin, özellikle kalp ve tansiyon hastaları üzerinde, stres üzerinde çok olumlu etkiler yaptığını ortaya koymuş ve Kur’an okuyan ve dinleyen kişilerin, psikolojik rahatsızlıktan kendilerini rahatça uzak tuttuklarını belirtmiştir.Mesela Allah kelimesini söylerken ilk harf olan “elif” /a harfi, solunum sisteminden gelen bir sestir ve nefes alış verişi kontrol eder. Arapçadaki sessiz harf “l”yi telaffuz ederken ise, dil hafifçe üst dudağa değer ki, bu bir duraklamadır. Ondan sonra tekrar aynı nefes kontrolünü yapmak, yani tekrar “la” demek, soluk almayı rahatlatır. Ayrıca son harf olan “h”yi söylerken ciğerler ve kalp arasında bağlantı kurulur ve bu bağlantı kalp atışlarını düzenler. Ve insan sağlığında en önemli ve en birinci etken nefestir. Doğru nefesle iyi olup, düzensiz nefes alış verişle de hastalığa davetiye çıkarıldığını tespit eden Hoven, bu konuda bir tıp merkezinde, gelen hastalarına durumlarına göre belli sayıda “Allah” demelerini söylüyor ve bu şekilde bir terapi yapıyor.Kaynak : Gizli telkinle Kur’an terapisi s 81Ayet:” Kalpler ancak Allah’ın zikri ile yatışır, tatmin olur” (Rad Suresi 28) Peki kalbin bütün vücuda kan pombalayan önemli bir merkez veya başka bir bakış açısından bir kale olduğunu düşünürsek, o neden den kaleyi içten kaptırmadan, bütün vücudumuzun, maddi-manevi halinizin iyi olması için merkezin mutmain olması lazım gelir, merkez mutlu ve huzurlu olduktan sonra merkezden geçen kanlar ilede sulanan yerler(bütün vücud organları, beyin v.s) huzurlu ve mutluluk içerisinde olur!