Bu dönemde bir çok farklı kültürde insanla tanışıyorum yaklaşık bir saatlik bir beraberliğimiz oluyor ve hepsinin farklı hayat hikayeleri var, birçoğunun sıkıntıları kendi hikayelerimi unutup onlarla dertleşiyorum ve aslında hepsinin bakışında bir mucize beklentisi olduğunu görüyorum sanki benimle konuştuklarında her şey değişecekmiş gibi yada hiç tanımadıkları biriyle veyahut sadece belirli bir müddet görecekleri biriyle … Aslında bu hikayeler için bir arşiv yapmayı düşünmüştüm sonra bunu yapmamın pek de doğru bir şey olmadığına karar verdim ,mahremiyetlerini anlatacak kadar güven verdiysem bunu su istimal etmemeliydim ….
Bu döngünün içinde mucizenin aslında insanın kendisi olduğu kanısına vardım, birçok insan kendi yapabileceklerinin gücünün farkında değil, önce insan kendisine inanmalı , yapabileceklerini yapamam kaygısıyla terk etmemeli , bunların yanı sıra kızdıklarımda oldu çünkü bazıları vardı ki göz göre göre saçma bir sebepten kendi hayatlarından vazgeçiyordu , bunu anlamıyordum insanın canı kendisine emanetken kendi canını başkası uğrunda feda ediyordu ,bence insan kendi emanet olan canını başkası uğrunda heba edecek kadar sahip değildi kendine, en azında zamanı geldiğinde sapasağlam teslim edebilmeliydi, insan bazen kendine yaptığı haksızlığın farkına varamıyordu …
Bir şeyler için sabır etmeyi bilmek gerekiyordu bir an önce olup bitsin diye acele acele yapılan işlerin sonucu ne yazık ki hüsranla son buluyordu ….
yani bu kalabalığın içinde mucizeler insanın kendi elindeydi ,istemek ,inanmak,başlamak gerekiyordu bunlar olduğunda başarmış olmanın yarısına kavuşulmuş oluyordu….