Acaba hiç bir zaman tam olarak uyuyamadığım için mi rüyalarım bu kadar canlı oluyor, yoksa çok dalgın uyuduğum için mi... Kararsızım. Kolay kolay uyanamam ama daima kafam açık kalıyor. Hep bişeylerle uğraşıyorum. Mesela dün gece uykumda bu sabah yapmayı unuttuğum bişeyi yapmam gerektiğini hatırladım. Aslında uyku konusunda bir doktor bana da şart :biggrin[1]: Bir arkadaşım var hiç rüya görmez, geçen gece çok duaya dalmıştım, o saatlerde beni aradı rüyasında benle alakalı bişey görmüş, mübarek çokta hayırlı bir rüya değilmiş hani. Bir de korkmuş. İbadet halindeydim demedim tabi. Rüyaların bize gelecekten haber verdiğini her zaman düşünmüşümdür. Ne zaman gelinlik giydiğimi görsem, kimin elini öpsem üç beş gün içinde vefat eder. Bir ara artık en büyük kabusumdu. Uzun bir zamandır görmüyorum mesela.
Aslolan rüyada gezinmenin kolay açılabilen bir özellik olduğunu düşünmekteyim. Astral seyahati belli kalıplara sokarlar, üzerinde örtülü birşey olmayacak, olabildiğince giyinik olmayacaksın, sabit sırt üstü yatacaksın, meditasyon müzikleri dinleyeceksin gibi. Hayır, önemli olan olabildiğince rahat olmak. Üzerimde yorgan artı battaniye ile uyurken dahi rüyamda gezinebilmişimdir. Ruhun bedenden ayrıldığı kanısında da değilim. Beynimizin hala çok keşfedilmemiş özellikleri var. Beynin sinyalleri ile yapıldığını düşünüyorum. Çoğumuz uyumadan önce karanlık boşlukta bir sürü görüntü ile karşılaşırız ama bunu önemsemeyiz, hayale bağlarız. Zaten astral başlangıcı, duru görü de bu ekranlarla yapılıyor. Bunlara kanalize olarak... Bir gecede astral yapmak çok zor, mümkün değil. Bunun için yıllarca uğraşıp en ufak bişey yakalayamamış insanlar var. Bu bence yüce rabbimin bahşettiği ekstra özellik. Gözlemlediğim kadarıyla hayal gücü iyi çalışan insanlar için çok daha kolay. Hayalgücü gücünü kalıplar halinde reddeden insanlar içinse tamamen mümkün değil gibi. Bu işlere bulaşmadan da yaşanılabilir, itiraz etmiyorum. Fakat bu egzersizlerin birer beyin jimnastiği olduğunu, beyni çalıştırdığı da bir gerçek.
Astrale çıkıp ruhani varlıklar gördüğüne, yani o dördüncü boyuta çıkmaktı sanırım, ben böyle birşey yaşamadım. Beyninizin sinyalleriyle bir başkasını ziyaret etmek istediğinizde kişilerin özel hayatına müdahale ettiğinizi unutmayın. Açıklayamayacağım bir neden demiştim ya, o dönem o kadar kaptırdım ki kendimi, kanalize olduğum yerde hiç görmek istemediğim birşey gördüm. Aslında bilinçli bir eylem değildi. Uyandığımda hayal miydi, gerçek miydi derken, atlayıp arabaya oraya gidince hayatım alt üst oldu. O gün oraya gitmeseydim de, o gördüğüm şeyi belki sonradan Allah gösterseydi belki bugün kucağımda sağlıklı bir evladım vardı. Bir daha da şahsa kanalize olmadım. Çok bunaldığım zamanlarda yine yapıyorum, manzaralara, ormanlara, beni ne mutlu ediyorsa onlara kanalize olmaya çalışıyorum.Zamanlada çalışılmaya çalışılmaya özellik unutuluyor zaten. O yüzden kafa sağlam değilse, duygusalsanız, boşluklarınız varsa, pikolojinizin iyi olduğunu hissetmiyorsanız yapmayın. Ekstra yorgunluk olarak geri dönüyor.