gökten inen

İçlerinde cevabını en çok merak ettiğim rüyadır.Aslında paylaşarak cevaplarını aradığım için de kendime kızmıyor değilim,kendime kızıyorum elbet,ancak başka türlü yanıtlarına ulaşamam.İlten cevaplarını tabirlerde ararım,bulamayınca sağa sola sordururum ve genelde bilenler çıkmaz ve cevapları burada ararım.Allah rızası için buna cevap verebilecek olanlar varsa Allah kendilerinden razı olsun.Bu rüyayı 2.yıl önce,2011 yılında gördüm,bir villada kiracı olarak oturuyorduk o yıl,bunu belirtmemin sebebi bu evle ilgili olmasıdır.Eşim ve küçük kızımla yürüyüşe çıkmışız,ve yaşıyor olduğumuz bölgedeymişiz,dağılık kesimlerinde gezintideymişiz,hava çok güzel,mevsim yaz[gerçekte de yaz mevsimindeydik] bizim gittiğimiz yönden bir grup tur rehberi eşliğinde karşımızdan geliyordu,onlar bize gülümsedi ve biz de onlara,ve onlar yollarına devam etmişti ve biz de kendi yolumuza.Hava güneşli,çok hoş,şen bir atmosfer vardı ve morallerimiz yüksekti.Taşa böceğe bakına bakına yavaş yavaş yolumuzda ilerlerken,sağımızda uzanan dağa eteği boyunca yürürken,dağa kayanın ortasında dikeynemesine uzanan yarık gördüm,bir insanın geçebileceği genişlikteydi ve bu dağın arkasında neyin olabileceği bende merak uyandırıp eşime :bu dağın arkasına geçip orada ne olduğuna baksak ya,dedim-o da:manyakmısın hanım,ne diye gidelim oraya,ne yapıcağız ki orada,diye söylenmeye başladı ve kızım da:boş ver anne ya..ne diye gideceğiz oraya,gitmeyelim,deyip babasını destekledi.Sinirlenmiştim:ne zaman çıksak hep böyle yaparsınız zaten,ben gidip bakıcağım-dediğimde ve kararlı bir şekilde bunun üzerinde durunca,eşim:iyi..sen bak da,çabuk gel,biz seni burada bekleriz,demişti-ben de çabuk döneceğimi,fazla gecikmeyeceğimi,sadece bir göz atıp döneceğimi,buradan uzaklaşmadan beni beklemelerini deyip,yarığa doğru yöneldim.Bu çatlağın önünde toprakla karışık kum vardı ve çatlağın arası boyunca devam ediyordu.2 dağın yarık arasından yan şekilde geçmeye çalışıyordum,zira yarığın genişliği insan eninde değildi ve kumlu tabaka da yürümemi zorluyordu,mesafe uzundu ve sonunda karşıya geçebilmiştim.Bitiş noktasında bu evin arka bahçesine açılan kapısının önünde buldum kendimi.Vakit geceydi ve dolunay etrafı aydınlatıyordu,çok güzel dolunay vardı ve başımı göğe doğru çevirmiş yıldızlara bakıyordum,hafif rüzgar esintisi vardı.Ve bir anda sağımda,bahçenin güney kanadında bir gümbürtü duydum.Başımı çevirip o yöne baktığımda:yerden göğe veya gökten yere doğru dimdik duran büyük,diktörtgen,kenarları çerçeveli şeklinde,kendiliğinden çerçeveli taştan bir yapı vardı,ortasında bir adam heykeli,taşın kendisinden kabartmalı şekilde oyulmuş,bu taş levhanın ve içindeki adamın boyutu benim boyumda 1.5 kat büyüklüğündeydi ve ful beyazdı.Adam uzun ve kapşonlu giysi içinde,kapşonlu başı göğüsüne doğru hafiften eğilmiş şekildeydi,ellerini göğüsüne doğru kavuşturup dikey şekilde parmaklarını birleştirmiş [dua edercesine ] ve parmakların arasından bel kısmına doğru inen yuvarlak boncuk halkalı tespihi vardı ve tespihin ucunda haç.Ağızım açık şekilde ona bakıyordum,nasıl oldu ve nereden bir anda çıktığını ve burada ne işi vardır diye kavramaya çalışıyordum aklımda.Onun neyin nesi olduğunu anlamak için yanına gidip incelemeye başladım.Her şeyi beyaz taştan yapılma,artık mermermidir..alçımıdır..kapşonun altından omuzlarını aşan uzunlukta inen düz saçları vardı tel tel oyulmuş,aynı şekilde bıyıkları ve topsakalı,saçlarıyla aynı uzunlukta ve dümdüz,göz kapakları göğüsünde kavuşturmuş ellerine bakıyordu.Çerçevenin kenarları oymalı,kabartmalı hiç görmediğim çizimler,yazılarla,şekillerle bezenmişti-çepeçevre ve aralarında oyulmuş belli aralıklarla haçlar vardı.Ne olduğunu bilmediğimden ona dokunmaktan çekiniyordum,düşünüyordum ki dokunursam canlanır ve sadece bir adım uzağında durmuş onu inceliyordum.Gözlerimi adama diktim,ona baktıkça:bana birini anımsatmaya başlamıştı,ancak bir türlü kim olduğuna dair aklıma gelmiyordu.Sesle konuşmaya başladım kendi kendime:Allah Allah..bu önemli biri olsa gerek,bu bilinen biridir ama ben çıkartamıyorum.Allah Allah…bu kimdir acaba..birine de benziyor ama..aaaa…bu bir peygamber,ne kadar da İsaya benziyor…ve ona baktım baktım..Allah Allah..aaaa…bu hz.İsa ya..dememle :bu tabelanın üzerinden,göğun altında yatay bir şekilde aynı büyüklükte,bire bir ikizi oluştu.Orada öylece duruyordu.Allah Allah..bu da şimdi nereden çıktı,hani orada yoktu..diye geçirmiştim içimden.Şok üstüne şok yaşıyordum.Herhalde yansımasıdır diye aklımdan geçirdim,ancak yansıması da olamayacak şekilde gerçekti..dokunacak olsam ona dokunabilirdim,o kadar belirgin ve netti.Gözlerim fal taşı gibi olmuş ve ağızım açık şekilde seyrediyordum olan biteni ve bir anda o göğün altındaki yatay olan hareket etmeye başladı.Bahçenin güney kanadından doğu kanadına doğru ağır ağır süzülmeye başladı ve süzüldükçe seviyesi alçalıyordu,üzerinde karşımdaki adam heykelin tıpa tıp aynısı yatay tabelanın boyunca yatıyordu.Bir ona bakıyordum bir karşımda dikilene ve yatay olanın süzüldüğü istikamete doğru başımı çevirdiğimde…:tam karşımdaki bahçe duvarın olduğu yerinde diktörtgen,dev boyutta,2.katmanlı bir taş yapı duruyordu,evin kapısıyla karşı karşıya ve ilkten onu tapınak olduğunu sandım.Yanına vardığımda girişi olmadığını fark ettim.Üst üste oturtulmuş birer ağır kütle diktörtgen taş bloklarıydı,kenarlarında kabartma işlemeler,çizimler,yazı ve yazıtlar ve haçlar vardı [ilk kez böyle işlemeler ve yazılar gördüğüm için,ne olduklarını tanımlayamadığım için tarif edemiyorum detayıyla] tuhaflardı.Ve karışık düşünceler aklımı sarmıştı-nereden geldi,neden burda,ne işe yarar,kimler yapmış..herhalde tarihten kalma,henüz keşfedilmemiş,bulunamamış bir şeydir ki ilk kez görüyorum..diye düşünüyordum.O anki şaşkınlığımı dile getirebilecek kelimeler bulamıyorum.O karmaşık düşünceler içindeyken o yatay levha gelip bu taş kütlenin üzerine kondu yatay şekilde.Alla Allah…dedim,demek ki bu bununmuş..çünki ebatı,eni tam onun ölçülerindeydi,bu 2.bloğun 3-ü katıymış o,onu tamamlayan parçasıymış.Şaşkınlık yaşarken ağızımda kocaman bir gülümseme oluştu ve bu bloka dokundum sol elimle[yarı solağımdır ve genelde sol elimi kullanırım ]ve dokunduğum anda..solumdan,tam doğudan,güneşin yükseldiği yerden bir gümbürtü geldi.Başımı aniden çevirip o yöne baktığımda:gökten dev taş meteor kütlesi bana doğru geliyordu,siyah,katı,üzerinde simler şekilde pırıltıları vardı.Onu kuvars taşı olabileceğini düşündüm,ancak bir anda ateş topuna döndü,resmen atmosferi yardığı görünüyordu ve önünde durduğum bu taş yapıta hızla yaklaşıyor olduğunda onunla benim aram bir adım var yoktu ve ona,meteora dokunmak için elimi uzattığımda-çünki önümdeki taş yapıt kadar muhteşem ve görkemli görünüyordu..bir anda üzerime inerse beni ezme haline getireceğini düşüncesiyle ona dokunmaktansa kaçmaya yöneldim ve hızla koşarak yarığın içine girdim [şimdi düşünüyorum da,evin kapısı varken o nerede kaldı,neden bir anda yerini çatlığa bıraktı].Girdiğim anda büyük bir gümbürtü koptu,aklımdan geçen-işte yere çakıldı,olmuştu ve içinde bulunduğum dağa ilerili-gerili hareket etmeye başladı -bu an korkunçtu,beni bir sıkıştırıyordu,bir bırakıyordu,arasında ezilip öleceğimi,buradan asla sağa çıkamıyacağımı,beni sıkıştırdığında neredeyse dağa ile kaynaşmış oluyordum,içinde fosilleşeceğimi bile düşünüyordum-o duyguyu,o anda yaşadığım psiholojik inişleri çıkışları tarif edebileceğim kelimeler bulamıyorum.Çok çok zor adım atıp ilerleme gösteriyordum ve Allaha yalvarıyordum.Belki bu süreç 1.dakika sürmüştür ancak bana çok uzun va asırlık,çok meşekatli gelmişti.Zar zor ne hayetinde çıkışın sonuna yakın beni sıkıştırmayı bıraktı ve hızla oradan çıkabilmiştim.Çıktığımda ise herşey güllük-destanlıktı,aynen bıraktığım gibi ve eşimle kızım beni bekliyorlardı ve beni görür görmez eşim demişti ki :çok çabuk döndün,yoksa vaz geçip gitmedin mi.Ben de:Ay gittim..ve orada ne oldu biliyormusunuz..siz bilmiyorsunuz başıma geleni,iyi ki de gelmediniz,ve neler oldu biliyormusunuz,derken,tam anlatıcakken….uyandım.Ter içinde uyandım.Uyandıktan sonra eşime anlattım.Değerli yorumlarınızı yürekten bekliyorum,inşallah bu tuhaf rüyamın bir açıklaması olur.Şimdiden teşekkür ederim.Saygılarımla