Ahmet Telli Şiirleri

Bu konu SOLAK tarafından 13 sene önce açıldı, 803 kere okundu ve 12 Cevap verildi.
SOLAK
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 388
Yanıt Sayısı: 2290
13 sene önce

Özlemedim Seni Hiç özlemedim seni Özlemek dostluktandır dostluğundan öte bulmalıyım seni Sıcaklığını bulmalıyım dokunuşları, kenetlenişi Terimizle sulanmalı yeryüzü güneş terimizde ışıldamalı sabah olunca Apansız fırtınalar çıkmalı sarsılmalıyım Özlemek yanında olmak isteğidir gülüşünü görmek biraz da Hiç özlemedim seni Saçlarına gül takmam bir ırmak gibi akıtırım ovaya soluğunla yanar dudaklarımın bozkırı Akkor halindeki ufuk bakır bir tel gibi eriyip gider kraterler ortasında kalırım Özletiyor Seni Bu Yağmurlar Burada yağmur yağıyor Aralıksız yağıyor günlerdir Ama sen yine de şemsiyeni Almadan gel ilk otobüsle Buğulanan camlara usulca Yüzünü çiziyorum ki yüzün Bir yağmur damlası olup Düşüyor yapraklarına gülün Güller de bozamıyor bu uzun Karanlık sessizliğini kentin Anılarını yitiriyor sokaklar Bezirganlaşıyor bulvar ışıkları Tarih de kekemeleşiyor bazan Ki o zaman aşktır tek bilici Aşksa yürümek gibi bir şey Duyabilmek kuşların gelişini Anısı bizsek eğer bu kentin Unuttuğu türküler bizsek Acıyı rehin bırakıp bir güle Anımsatmalıyız bunları bir bir [COLOR=wheat]Gülüşün eklenir kimliğine Gün biter gülüşün kalır bende anılar gibi sürüklenir bulutlar Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır yarım kalan bir şiir belki de Aykırı anlamlar arayıp durma güz biter sular köpürür de kapanmaz gülüşünün açtığı yara uçurum olur cellat olur her gece Her gece yeniden bir talan başlar acı ses olur, ses deli bir yağmur eski bir eylüle gireriz böylece Sığındığım her yer adınla anılır ben girerim, sokağı devriyeler basar bir de gülüşün eklenir kimliğime[COLOR=darkblue] [/COLOR][/COLOR]

seda
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 0
Yanıt Sayısı: 181
13 sene önce
ANLADIM Bulutları düşünüyorum kuşları ve aşkı Tarihleri var da onların hatta anıları Vatanları olmadı hiç bir zaman ki onlar Ayışığına karıştılar yeryüzünden göçerek Ve bırakarak metal bir uygarlığı geride Anladım ayaklarımın altındaki dünya değil Çocuk sevinçleri ipinden koparılmış uçurtmalar Bulutu ve suyu izliyor soluk bir sonsuzluk Anladım yüreğimdeki rüzgarla sürükleniyorum Üşüdüğümü unutuyorum yalnızlığımı da Yasaksa artık bu ülkeden çıkmamız Vatansız olduğumuzu bilelim diyedir Mayınlayarak ömrümüzün kalan kısmını Anladım vatansızlıktır bir şaire yakışan. BİTEN BİR AŞKTAN SONRA Hiçbir şey daha kötü olamaz Kötü biten bir aşk sonrasından Ahrazlaşırsın, gölgelenir nesneler Her telaş ıssızlık taşır biraz Kabahatli bir çocuk gibi çıkarsın Sokağa, ki sokak puslu, alıngan Kalbinden daha tenhadır dünya Tenhadır sığındığın bütün kıyılar Odan dağınıktır, tütün kokuyordur Okusan da dilsizdir kitaplar Bir fotoğraf düşer ansızın Cam kesiği gülüşlerdir kanayan Pencerende solgun bir ayışığı Mahçup bir duruşla bakarsın Susarsın. Sükût iyi gelir belki. [COLOR=Yellow]BU KENT ÖLDÜRÜLDÜ DİYORLAR Bu kent öldürüldü diyorlar Kurşuna dizildi bir gece yarısı Hayaletler geziniyormuş şimdi Sokak aralarında ve caddelerde Baykuş tüneği olmuş alanlar Ve yarasalar uçuşuyormuş... Silah ve esrar kaçakçıları Altın çağını yaşarlarken Artıyormuş bir yandan da Kumarhaneler,meyhaneler Borsa oyunları hileli iflaslar Birbirini kovalayıp dururken Nasıl çıkmışsa pek bilinmiyor Yaygınmış şimdilerde rus ruleti İntiharların sayısı bilinmiyor Çoğalıp duruyormuş fahişeler Ve artık bunların hiç biri Olay bile sayılmıyormuş şimdi Bu kent öldürüldü diyorlar Bahar gelmez artık buraya Bir kent nasıl öldürülür göz göre göre Ben inanmıyorum kim ne derse desin Sodon ve Gomore efsanelerde kaldı Yaşanan bir başka tarih şimdi Şöyle bir dokunsak toprağa yalın ayak Duyacağiz belki tarihin akışını Baharda gecikebilir unutmayalım Böyle okuduk tarihin kitaplarından Hele vakit gelsin,sevda dal versin Uzanacağiz bir sabah çiçekli bir ağaca Unutmayalım aşkın sımsıcaklığını Suskun bekleyişlerini varoşların Kitapları,fabrikaları unutmayalım Unutmayalım dağların öyküsünü Zincirlerini kırmasını bilir bir kent Aovrayı unutmayalım Kışlık saray ne kadar dayanabilir Hayatı kollamasını bilenlere Ölüm suretini gezdiren serseriler Sızıp kalacaklar birazdan Ve bir tül gibi yırtılırken çevren Bu kent yeniden yaşanacaktır Bir kent nasıl öldürülür göz göre göre Ben inanmıyorum kim ne derse desin. [/COLOR]
hestia
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 14
Yanıt Sayısı: 95
13 sene önce
Çocuksun Sen I Dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen Ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu Şu samanyolu hani avuçlarından dökülen Kum taneleri var ya onlardan birindeyim Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman Birisi adres sorsa önce silaha davranıyorum Kekemeyim en az kasabalı aşklar kadar mahçup Ve üzgün kentler arıyorum ayrılıklar için Bir yanlışlığım bu dünyada en az senin kadar Ve sen kendi küllerini savuruyorsun dağa taşa Bir daha doğmamak için doğmak diyorsun Ölümlülerin işi bir de mutlu olanların Onların hep bir öyküsü olur ve yaşarlar Bırakıp gidemezler alıştıkları ne varsa Çocuksun sen her ayrılıkta imlası bozulan Susan bir çocuktan daha büyük bir tehdit Ne olabilir, sorumun karşılığını bilmiyor kimse Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman Bir kaza olsa adı aşk oluyor artık Aşksa dünyanın çoktan unuttuğu bir tansık Seni bekliyorum orda, o kirlenen ütopyada Kirpiklerime düşüyorsun bir çiy damlası olarak Yumuyorum gözlerimi gözkapaklarımın içindesin Sonsuz bir uykuya dalıyorum sonra ve sen Hiç büyümüyorsun artık iyi ki büyümüyorsun Adınla başlıyorum her şiire ve her mısrada Esirgeyensin, bağışlayansın, biad ediyorum. Çocuksun sen ve bu dünya sana göre değil. Çocuksun Sen - II Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüm Bir çiçeğe tutundum düşerken, ordayım hâlâ Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle Zaman benim işte, nesneleşiyor tüm anlar Dursam ölürüm paramparça olur dünya Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak (Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç) Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor Kırlangıçlar konuyor alnına akşamüstleri Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bu elma ağacı (Soluğunun elma kokması bundandı belki) Bir elma kokusuna tutundum düşerken Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle Çocuksun sen, çocuğumsun
SOLAK
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 388
Yanıt Sayısı: 2290
13 sene önce
Bunca acıyı Bunca aşkı Nasıl da sığdırmışsın yüreğine İstersen al Koy kendi ellerinle ...Fırtınaları da Sen Yüreğin kadar büyüksün Unutma..
BAHOZ
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 120
Yanıt Sayısı: 380
13 sene önce
Ne bir adresleri vardır onların, ne de aşktan başka bir sığınakları.. Ama yaşarlar dünyanın dört bir yanında ölümle alay ederler sanki... Neydi onları oradan oraya savurup duran şey?
hestia
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 14
Yanıt Sayısı: 95
13 sene önce
"söz de sararır biterken bir aşk kediye iyi bak çiçekleri sula diyorsam da aldırma sözlerime alişkanlık işte başka birşey değil.."
hestia
Üyelik Zamanı: 13 sene önce
Konu Sayısı: 14
Yanıt Sayısı: 95
13 sene önce
bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da uzun bir hastalık gibi aralıksız dinlediğim alaturka bir fasıl gibi gökyüzüne bakmayı, dostlara mektup yazmayı çiçekleri sulamayı unutmuşluğum gibi bitti. bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da yürümeyi yeniden öğrenen felçli bir çocuk gibi sokağa çıkmalıyım şimdi ve çoktandır ihmal ettiğim dostlara yeni bir adres bırakmalıyım pencereleri açmalı, kitapları düzenlemeliyim belki bir yağmur yağar akşama doğru yarıda bıraktığım şiirleri tamamlarım aşk da bitti diyordu ya bir şair aşk bitti işte tam da öyle
SOLAK
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 388
Yanıt Sayısı: 2290
13 sene önce
soluk soluğa kalıyorum her sonbahar ve sevgilim ne zaman hoşgörülü olsa bir yolculuk düşüyor aklıma, gidiyorum.. AHMET TELLİ
SOLAK
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 388
Yanıt Sayısı: 2290
12 sene önce
İstemesende zorlayamam ki; ne zaman sıkılırsan ne zaman gitmek istersen yalnızlığına herşey sende başlar, adımını o dem ötelersin ... dünyanın dışına ve o an boşluga düştüğünü sanırsın ki öyledirde ve uçuşup duran düşünceler eşlik eder sana bir çınar dalı buluncaya kadar bilirsin yaprak misali emanet bir ömür rüzgara hükmün geçmez sürükler seni ya kaybolursun benliğinde ya da varlıgına dönersin yeniden ve bir daha Ahmet Telli
SOLAK
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 388
Yanıt Sayısı: 2290
12 sene önce
Kov beni kabilenden ama bekliyorum demek bu.. Ahmet TELLİ
SOLAK
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 388
Yanıt Sayısı: 2290
12 sene önce
Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi; Eylül diyorsun, tam da orda başlıyor ayrılık... Ahmet Telli
PARADOKS
Üyelik Zamanı: 12 sene önce
Konu Sayısı: 142
Yanıt Sayısı: 973
12 sene önce
Özlemek yanında olmak isteğidir gülüşünü görmek biraz da Hiç özlemedim seni Saçlarına gül takmam bir ırmak gibi akıtırım ovaya soluğunla yanar dudaklarımın bozkırı Akkor halindeki ufuk bakır bir tel gibi eriyip gider
tatlımelek
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 6
Yanıt Sayısı: 21
11 sene önce
güzel şiirlerinize çok teşekkürler..
Cevap Eklemek için Giriş Yapmalısınız.
  • 23561 Kayıtlı Üye
  • 16566 Konu
  • 143812 Cevap
  • Son Üye eleanore3659
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)