300 Nukeba, Reisler.
Divanı kebir yanı diğer adı (nizami sistemdir),CENABI ALLAH CC kendi arşı alasında bir icra masası oluşturmuştur.Bu makam çok yüksek olup münacatlar hep burada toplanır.Divanı kebirin başkanı Resulullah efendimiz MUHAMMED MUSTAFA SAV HZ.leridir. Senede dört defa gelir makamdan münacatları izale eder.Kurban ve ramazan bayramı, berat gecesi ve miraç günü gelir başkanlık görevini tamamlar.Diğer zamanlar Rabbimizin resulullah efendimize bağışladığı MAHMUDU MAKAMIYE ye çekilerek şefaat mercisini uygular.Peygamber efendimiz gidince makamını GAVSUS EL SAKALEYN ABDÜLKADİR GEYLANİ HZ. lerine teslim eder.Divanı kebirin dört yanını başkan yardımcısı görevini üstlenen ve makamı yüce görevlendirilenler teşkil eder.NİZAMİ SİSTEM; Allahın sevgili kulları arasından seçilenler ricali gayba üye olurlar,hepsinin ayrı ayrı görevleri vardır.Makamları yaptıkları ibedetler sonucu takvaya göre verilir.Hiç ummadığı anda bir insanın ruh yapısı rabbimiz tarafından sevilir ve göreve tabi edilir.Allah yarattığı ruhun farkındadır ve nasıl yaşantı sağlıyacağı akıla vermiştir.Aklen hak yolunda olanlar seçilir. RİCALİ GAYB GÖREVLİLERİ;Allahın bizzat yeryüzüne yapacağı zuhuratın askerleridir.Hepsi ayrı ayrı yerlerde tecelli gösterirler.
Şeyh’ül Ekber: «Nefislerden gizli şeyleri çıkaranlardır. Üç-yüz kişidirler,» diyor
Onlar, cahil insanları insana dönüştüren, kişileri karanlıktan çıkarıp Allah’ın kendileriyle ya da kendilerinden değil, O’ndan gelen bir nur olan bağışına götüren insanlardır. Onlar kızıl kükürt (simyacı altını) ehlidir. Bazıları sanatlarıyla kalpleri dönüştürürler, bazıları baz metali altına çevirirler, bazıları ikisini de yaparlar. Aralarında birbirlerini tanıma ve susma vardır. Allah’ın bilen kulları arasında yarattığı farklılıklarda edeb, hayranlık ve haz söz konusudur. Hiçbir şey ve hiç kimse onları edeb makamından ayıramayacaktır. Biribirleri arasındaki edeb meşhurdur. Öylesine zarif bilişirler ki çoğunlukla dikkati çekmezler bile… Bazıları çöllerde yoksulluk ve ihtiyaç içinde gizlidir. Diğerleri bütün dünya görsün diye insanların önüne çıkarılmışlardır.
40 NÜCEBA SOYLULAR;
Nukeba’dan kırkı Nuceba’dır. Onlar hakkında Şeyh’ül Ekber şunu belirtiyor: «Kırk kişidirler. Mevcudat’ın külfetini taşımakla meşguldürler ve yalnızca bir diğerinin hakkı için hareket ederler.»
Bunda Rabbin yarattıklarına şefkatini görün. Peygamberimiz, ariflerin başı, salat ve selam ona olsun, «Her zaman ümmetimden “İbrahim tabiatı”nda kırk kişi olacaktır,» demiştir.
Bu suretle erden bir yere bedenini kalıbında bırakarak, kimsenin onun gittiğini anlayamayacağı bir şekilde yolculuk ederse, o kişi Ebdal’den başkası değildir.
«Kendini Allah’a adayan Ebdal’in Yol’u açlıktır, uykusuzluktur, sessizliktir, yalnızlıktır ve zikirdir.» Bu, bütün büyük evliya tarafından teyid edilen bir sözdür.
4 EVTAD; DÖRT DİREK
Onlar yedi Ebdal’dan seçilen dört direk ya da mertebedir. Haklarmda Şeyh’ül Ekber şunu söylüyor:
«Makamları dört Evtad’ın makamma uyan dört insanı gösterir. Eğer dünyada doğu, batı, kuzey ve güney varsa, her birinin bu yönlerde bir makamı vardır.»
Bu, tasavvufî hikmetin çekirdek merkezidir. Dört kişidirler ve biri öldüğünde bir başkası onun yerini alır. Bilinirler. Teyid ediyorum ki, yalnızca dünyanın dört köşesinin destekleri değil, ama Görünmez’de Kabe’nin, Allah’ın Evi’-nin de desteğidirler. Çünkü Ev (Beyt) zahirde Allah’ın Evi’dir, ama batında Allah’ın Evi inananların (müminlerin) kalbi, ya da kalpleridir. Dünyada yaşarken divanı kebire bağlıdırlar kalb orada atar, ahiret alemine intikal edince rabbimiz tarafından yine safi selefi olanlar arasından göreve getirilirler.
2 İMAMLAR;
Şeyh’ül Ekber diyor ki; «İki kişidirler (iki Efraddırlar), Biri Gavs’in sağındadır ve yetkisi Melekût’tadır. Diğeri soldadır ve yetkisi Mülk’tedir. Arkadaşından yüksektedir. Gavs’in halefidir.»
Nesnelerin görünen yanlarındaki mükemmelliği gördüğünüz gibi gizli yanlarındaki biçimlenmenin mükemmelliğini de görün. «Allah’ın yaratışında bir noksan bulamayacaksınız.» Burada, manevî gerçekliklerin iki hakiminden herbiri bir başka yönden hüküm sürer. Bu suretle birinin bir görevi vardır, diğerinin de bir başka görevi…
İdrak teyiddir ve idraksizlik onlann aleyhine kanıt değildir.
Eğer, O’nun, güzelliğiyle zahiri biçimlendirdiği biçimlenmeyi idrak edememişseniz, onu batında hiç anlayamayacaksınız demektir. Hiç fark yoktur. Her dünya birbirine zıttır, insan alemi iki dünya arasında uzanır, böylece bir boyutu görünür ve çözümlemeye elverişlidir ama diğeri gizlidir ve yalnızca bu Yol’u bilenlerin ilmiyle bilinebilir. Ve Allah ’ tek Bilici’dir.
KUTUP,EKSEN; GAVS’TIR.
Ve bu ikisinden bir çıkar. O ‘kutub’tur. Şeyh’ül Ekber şöyle diyor: «Bu Gavs’tır. Allah’ın her çağda dünyaya dikkatle baktığı yer olan kişiyi gösterir, İsrafil’in, selam ona olsun, kalbine göre biçimlendirilmiştir.