Sorgulanamayacak bir alan yok,sorgulanamayacak tek konu Allahın varlığı ve birliğidir...
Kutsal kitabımızda ilahi beyan çok açık ve net,<>
Böyle ilahi bir beyan ortada dururken neden konuşup tartışmayalım ki.
TV lerde çoğu zaman din alimleri hangi ayetten ne anlamamız gerektiği konusunda fikir beyan ederken bizler neden bir fikir sahibi olmayalım....
Allah kelamını anlamak için tabii ki ilgili konuda fikir ve bilgi sahibi olmak 1400 yıl önce ne ifade ettiğini şimdi ne ifade ettiğini bilmek anlamak lazım...
örneğin dünyanın şeklini düşünün;bu arada naziat suresini inceleyin
Dünyanın Şekli Kuran indikten bir kaç yüzyıl sonra yazılan kitaplarda bile Dünya’nın bir tepsi olarak algılandığına ve Dünya’nın öküz ile balık üzerinde olduğuna inanıldığına tanık oluyoruz. Depremleri bile Dünya’nın üzerinde olduğu balığın kuyruğunu sallaması ile açıklayan bir zihniyet Arap Yarımadası’nda hakimdi.
İşte Kuran, Dünya’nın yuvarlaklığına, böyle bir zihniyetin hakim olduğu ortamda işaret etti. Peygamberimiz’in o dönemde, ne Dünya’yı boydan boya katedecek ve böylece Dünya’nın küremsi yapısını ispat edecek bir gemisi, ne de Uzay’a çıkıp Uzay’dan insanlara Dünya’nın resmini gösterip, Dünya’nın küremsi yapısını kanıtlayacak bir uzay aracı ve fotoğraf makinesi vardı.
Şu anda bizim için çok açık ve sıradan bir bilgi olan Dünya’nın küremsi yapıda olması, o dönemin insanları için inanılması zor bir açıklamaydı Bu inanılmazlık nedeniyle Kuran’da işaret edilen bu gerçek anlaşılamadı. İnsanlar ayeti Allah’ın, yeryüzünü düzgünce yarattığına delil kabul ettiler, “dahv” kelimesindeki yuvarlaklık ifade eden anlamları göz ardı ettiler.
Buna benzer pek çok örnek verebileceğimiz Kuran-ı Kerim bu nedenlerle tüm zamanlara hitabeden ve aynı zamanda da çağdaşlığını koruyabilen tek kitaptır...