Bir gün okyanusta yol alan birgemi kaza geçirerek battı.Gemiden tek bir kişi sağkurtuldu. Dalgalar bu adamıküçük ıssız bir adaya kadarsürükledi. Adam ilk günler kendisinikurtarması için Allahü Teala’yayalvardı ve yardım bulurumumuduyla ufka baktı. Ama negelen oldu ne giden… Daha sonra rüzgardanyağmurdan ve vahşihayvanlardan korunmak içinağaç dallarından veyapraklarından bir kulübe yaptı.Sahilde bulduğu gemiden arta kalan konserve pusula gibieşyaları bu kulübeye koydu. Günler hep aynı şekildegeçiyordu.Balıkavlıyor pişiripyiyor ve ufku gözlüyordu.Allahü Teala’ya dua ediyordu. Bir gün tatlı su getirebilmek içinyola koyulmuştu. Döndüğündebir de ne görsün binbir emekleyaptığı ve tek tutunduğu dalolan tahta kulübesi alevleriçerisinde cayır cayır yanıyordu..Başına gelebilecek en kötüşeydi bu. Keder ve öfke içindedonakaldı. Artık bu ıssız adadabaşını sokabileceği bir kulübesibile kalmamıştı. Bu üzüntüyle Allahım bunu bananasıl yapabildin diye feryat etti.O geceyi üzüntü ve keder içindegeçirdi.O kadar dua ettiği haldebu olayı başına getirmesindendolayı Allahü Teala’ya sitemler etti. Ertesi sabah erken saatlerdeadaya yaklaşmakta olan birgeminin düdük sesiyle uyandı.Onu kurtarmaya geliyorlardı. Benim burada olduğumu nasılanladınız? diye sordu bitkinadam kendisini kurtaranlara.Cevap onu hem şaşırttı hem deçok utandırdı: “Dumanla verdiğiniz işaretigördük” alıntıdır…