Ah Mösyö…

Bu konu Sir Alexi tarafından 11 sene önce açıldı, 468 kere okundu ve Henüz Cevap Yok.
Sir Alexi
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 26
Yanıt Sayısı: 7
11 sene önce

Bu gün pazardan dönen sebze arabaları, onları sürükleyen mes potinli babanneler yok. Saatlerdir tek bir çift geçti yoldan. Her ikiside yaşlı. Kadın gençken pek kokonaymış belli, saçlar hala meçli. Eşinin koluna girmiş, tıngır mıngır yürüyüp geçtiler. Nerdeyse başımı uzatıp selam verecektim, içeri buyur edecektim. Öyle sessiz bir pazar ikindisi… Akşam, üstüme doğru koşarak geliyor. Bulaşık derdinden kurtulmak için aldığım bin tane karton bardaktan birini çektim, kahvemi yaptım. Bir pazar klasiği olan sokaktan geçen insanlara ama özellikle çiftlere bakıyorum. İçimden, çiftlerden kadın olanına “Hey gidi salak, yanındakini insan mı sanıyorsun” diyorum. Böyle böyle ciddi anlamda söyleniyorum.

Çekmeceyi açtım vitaminleri fondiplemişim, tek essitolepemim kalmış. Ona da elim gitmiyor daha sabah yuttum çala pala. Zaten kendimi bu yüzden bu kadar çok uyuttum ya. Gece çabuk olsun diye.

Hey gidi hey…

Şimdi kışın suratsızlığından solmuş bahçeye bakıyorum da kafamda bin tane hatıra canlanıyor. Kimin aklına gelirdi buna bile veda edeceğim. Bu evi ilk gördüğüm günü hatırlıyorum. Emlakçının ellerine sarılıp nolur burayı bana ver diye yalvarışım… Taşınmadan önce bu dolapları, pervaz diplerini özenle temizleyişim, yıkayışım. Burada ultra mesut içtiğim ilk sigara. İçerde hiç sigara içilmeyecek diye karar alışım. Yine bu
mutfak camından, yine o pazar ikindisi, o zamanlar henüz solmamış bahçeye, ordan çimene, çiçeğe, gökyüzüne, kedilere mutlu mesut sırıtışım. Herşey çok güzel olacak diye yeni yeni kararlar alışım.

Herşey ne çabuk değişti. Yeni hayat dediğimiz sayfalar ne çabuk kirlendi. Ne çabuk döndük aldığımız kararlardan. Ne hızlı değişti yine dünya…Ne ara soldu, her seferinde ekmediğin yerde biten umut denilen sırnaşık şeyler… Ben ne zaman böyle kötü oldum? Ne ara başladı hastalıklarım? Şimdi neden kendimi ağır kanamalı döşeklerde buldum? Neden herşeye isyan eder oldum? Bilmiyorum.



Ah mösyö…
İki gecedir aralıksız rüyamdasın. Her iki rüyada da aynı dertten muzdarip beni ağlatmaktasın. Neden sonra insafa gelip ellerimi tutuyorsun. Şaşırıyorum, gözlerime inanamıyorum. Ellerim pek bir soğuk benim. İki avucunun içine alıp ısıtmaya çalışıyorsun. İçimden ne olduğumuzu soruyorum. İçimden söylenip dışım vurmaya korkuyorum. Sımsıkı kapatıyorum dudaklarımı sesim çıkmasın diye. Ellerimi bırakmandan korkuyorum. Bakıyorum ki Koşuyolu`ndayız. Ama yol pek kısa. Birazdan ayrılmaktayız. Ellerim yine buz tutacak. Senden de korkuyorum, ellerimin buzlu ikliminden de… Çok korkuyorum.

Ah mösyö…
Gecelerdir rüyalarımdasın. Akıttığın yaşlarım dindirmemiş olmalı ki susuzluğunu hala beni ağlatmaktasın. Eğilip öpüyorum gözlerinden. Ağzımda yine kirpiklerin, hem sedeflerin hem ipeklerin. Yanımda bir billur su, berrak birşey, bir cam parçası duruyor. Bakamıyorum yine senden yana, gözlerim kamaşıyor. Yine sebepsiz ağlatıyorsun, yüzüm düşüyor, kelimelerim düşüyor yerlere, hem toplayamıyorum da… Böyle böyle geliyoruz yine Koşuyolu`na.

Uyanıp bakıyorum, kirpiklerim hala ıslak. Kümesten bozma çift kişilik yatağımda, tek kişilik yatmaktayım yine ağır aksak. Yüzüm gözüm şişmiş uykudan. Kalkmalıyım, dertlenecek başka başka şeylerim var…

Bütün bunlar kahve yapmak için muntazam dizili bin adet karton bardaktan çekerken bir adet aradan, aklımdan geçti. Bir anda geçti. O anda hatırladım rüyamda neden bunca üzüldüğümü. Gözlerimden iki damla özlemek süzüldü, gözlerimden bir depresyon bulutu geçti.

Sonra yaktım hemen sigaramı.
Benim bundan başka üzülecek şeylerim elbette ki çoktu…
Ama bugün öyle karanlık bir gündü ki, sigaramın korundan başka ışığım yoktu.

Konuya Bir Cevap Yazın

  • 23597 Kayıtlı Üye
  • 16573 Konu
  • 143825 Cevap
  • Son Üye margretwhipple
Forumda Kimler Online (Şu anda 1 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)