Allah`sızlıktan Çıldıran…

Bu konu Sir Alexi tarafından 11 sene önce açıldı, 304 kere okundu ve Henüz Cevap Yok.
Sir Alexi
Üyelik Zamanı: 11 sene önce
Konu Sayısı: 26
Yanıt Sayısı: 7
11 sene önce

Bu iş romantizm kaldırmıyor. Saatlerdir senden haber bekliyordum. Yeni geldi haberin, varmışsın, gitmişsin, iyiymişsin. Kendime de dikkat edecekmişim. Sende edersinmiş…

Birden şevke geldim. Akvaryumu aldım temizledim. Balıkçağızımı güzel güzel yerleştirdim içine. Hatta gittim camdan içeriyi görmeye çalışan kediyi kucakladım. En kıymetli tabak çanak takımının kasesine süt döktüm önüne koydum hayvancağızın. Elimden ancak bu kadar bağış koptu… Bu gece cumaymış. İçim yine devasa boyutta kaya parçalarıyla dolu. Ne yapsakta yumuşatsak? Bilemedim.

Önümde ultra yoğun kıvamlı bir ayrılık süreci uzuyor. Sürecin sonunda nereye oturtulacağımı da bilmiyorum. İdare edilen insan kişisi olmak istemediğim muhakkak. Ne var ki yaptığım tahribatı kendimde nasıl iyileştireceğim kördüğüm. Ses tonun, kelimelerin hepsi bir yumak, taş oldu oturdu içime. Çıkmıyor…

Birşeyler öğrenmeye çalışıyorum ama bunu alelacele yapmayacağım bu sefer. Olduğum yerde yutkunmayacağım. İşte böylesi de bu kadar muhakkak. Oturup cam kapı çarpmışım, öfkeden deliye dönmüşüm, isyanlara saplanmışım. Ama içimdeki diğer baş kafasını uzattı. Kalk bir çorba yap diye ortaya bir laf attı. İtaat ettim. Naneli mantı çorbası yaptım, aralarda kediceğizimin başını okşadım. Şimdi de bana kabri hatırlatsın diye büyük buluşmayı izliyorum. Kafam sana saplandığından beri müzminleşen iştahsızlığımda bugün bana vefasızlık ediyor. Brownie üstüne brownie yuvarlıyorum. Her bir dişim ayrı ayrı sızlıyor. Şu an başımı bağlayıp toprağa doğru diz kırmak istiyorum ama bu sefer diğer baş kafasını uzatıyor. Çirkin suretim getiriliyor gözümün önüne. Bu vücut içinde koca bir ömrü nasıl süreceğim diyorum. Çirkinliğimle bir türlü barışamıyorum. Ben eskidende mi böyleydim? Yok, o zamanlar böyle değildi. Eteklerim yerlerde sürünecek kadar genç fazladan bir de güzeldim. Örtünmek çokta ağır gelmiyordu bana. Ama ya şimdi? Ne ara böyle çirkinleştim ben? Neden bu kadar çirkinleştim? Neden şimdi aynaya baktığımda karşımda erkekten bozma bir travesti vücudu buluyorum? Devasa yanaklarım hariç sureti biraz kurtaran yansımalar yok değil surette ama ya bu erkek vücudu neyin nesi? Onu bir de gömleklerle bezemek, daha da ezmek büzmek istemiyorum belki de… Bana dedin ki gömleğin kırışık… Eve gelince onu nereye sıpıttığımı da bilmiyorum. Ben de dedim ki bununla gideceğim. Yine çirkinliğim geldi gözümün önüne. Ancak açılıp saçılınca bir parça güzelleştiğini hissettiğim o saplantılı yanılgı… Beni iyice erkek çocuğuna benzeten o aptal gömlek şimdi nerde acaba? Gaza verip yaksam mı diye geçiyor aklımdan bir anda.

Saat gece yarısını biraz geçiyor. Şimdi evimde hiç olmadığım kadar yalnızım. İçimin boşaltıldığını hissediyorum. Kirpiğin kopunca ne dileğini sordum ya, “hidayetin” dedin… Bilsen ben bunu ne kadar çok istemekteyim. Ama imkansız o. Öyle bir imkansız ki derin dağların dibinde, ulaşamayacağım memleket toprakları üzerinde. Nereye konulmuş, neden bu kadar uzağa atılmış ben neden bunca isterken, ondan bu kadar beriyim? Yine cevapsız sorular… Boğuluyorum !

Dersin ki bu ne saçmalıyor. İçimde kor lavlar var. Onların cevabı verilmedikçe burnum kırılmayacak. Diyorum ki kalk suya değ, diz çök.

Yok, yapmayacağım onu. Şimdi yapsam yarın yapmayacağım. Yarın yapsam, bir saat sonra yine taşacak içimdeki yalazlı nefret. Bu nefret ki, ne kötü kötü şeylere, ne hüsranlara alamet. Kendimi O`nun kucağına atmak istiyorum. Beni öldür ama temizle bu bilinçten diye yakarmak istiyorum ama içimde baş eğmeyen bir nefret var. Bütün hayata, kırgınlıklara isyan var. Bunca zayıf yaratılışa sitem var. Neden diyorum bu acı , vicdan pası, bu mezbelelikte yaşam. Neden tutmazsın ellerimden, neden şefkat etmezsin bana tam ümidi kesmişken senden? Ne var yıkasan beni? Yapamaz mısın? Bir lokmacık su uzat… Boğuluyorum !



Acıdan boğuluyorum. Ağlamaları kendime yediremiyorum. Bitti, gözlerimde yaş bitti. Vicdanımın ömrü tükendi. Yaşayamıyorum daha fazla. Şimdi ben burda acıdan yerle yeksan olmuşken, neden almazsın ki beni kucağına? Aklayacaksan akla, paklayacaksan pakla. Ama bu izansızlıkta daha fazla yaşatma.

Konuya Bir Cevap Yazın

  • 23583 Kayıtlı Üye
  • 16569 Konu
  • 143818 Cevap
  • Son Üye Teyni
Forumda Kimler Online (Şu anda 2 kişi Online)
  • ADMINISTRATOR (3)
  • SÜPER MODERATÖR (9)
  • MODERATÖR (1)